Blog

  • Kayınbabamın Büyük Yarrağı – Sex Hikayeleri

    Kayınbabamın Büyük Yarrağı – Sex Hikayeleri

    Merhabalar ‘Kaymak Gibi Sikilen Amlar’ sitesinin fanatikleri, ben Semragül. Buğday tenli, simsiyah saçlı, sexy vücuda sahip bir kadınım. Evliyim ve bir çocuk annesiyim. Kocamla 10 yıldan fazla evliyiz, fakat yarağa tam olarak doymadım. Son zamanlarda heyecan denilen şey sıfırlandı gibi bir şey, erkenden seks hayatımız bitti. Kocam artık beni sikmiyordu, kocamın işyerinde çalışan genç bir sekreterle sikiştiğinden şüpheleniyordum, fakat elimde kanıtım yoktu. Bir gün artık evdeki gerilimli atmosfere dayanamdım ve kocama boşanmak istediğimi söyledim. Kocam da, “Hayatım, sen Depresyona girmişsin, senin uzun ve güzel bir tatile ihtiyacın var. Sana bir teklif, al çocuğu da şöyle bir babamın yanına git, bir süre kal orda, tatil yap, gez eğlen!” dedi. Ben, “Tamam da, bu bizim durumumuza çözüm mü şimdi? Ömür boyu orada mı kalacağım, sorunumuza çare arasak daha doğru değil mi?” dedim. Kocam, “Sen şimdi bir git, hem havan değişir, eski arkadaşlarını falan da görmüş olursun, sıkıldığında atla gel, o zaman bir çaresine bakarız!” dedi. Daha fazla üstelemedim, işime de geldi, bekarlık arkadaşlarımı ve hatta ve hatta eski sevgilimi, ilk göz ağrımı da görebilme umuduyla “Peki tamam!” dedim.

    Kayınbabam 54 yaşında, sırım gibi, her gün yürüyüşünü, koşusunu yapan sportmen biri. Aslında az rüyalarıma girmedi. Kocamla yapamadığım sevişmelerimin, yaşayamadığım orgazmlarımın kahramanı düşlerimde kayınbabam olmuştur. Kaynanamın vakitsiz ölümünden sonra, bir çok adaylar olmasına rağmen evlenmeyerek, yaşamını tek başına sürdüren, gününü gün eden biri. Üstelik evine bekar ve dul kadınların seks amaçlı ziyaretleri hiç eksik olmaz. Bu durumda evinde çocuklu bir kadını ister mi, isterse ne kadar süre ile tahammül edebilir, sormadan gitmek olmazdı. Kocam meğer daha önce kayınbabamla konuşmuş, ayarlamış, bizleri bekliyormuş. Gittiğimizde çok sevecen ve istekli karşıladı bizi, “Hoşgeldiniz güzelim, yeriniz hazır, ev senin, ne istiyorsan, nasıl istiyorsan o şekilde hareket et, rahat ol!” diyerek beni gerçekten de ilk günden çok ama çok rahatlattı.

    Kayınbabamın evi iki katlı, üst katta yatak odaları, altta geniş bir oturma grubu, açık mutfak ve küçük bir yatak odası daha olan yazlık tipi evlerden. Çocuğum bebekliğinden beri ayrı odada yattığından, üçümüze de yukarıda birer oda düşmüş oldu. Yanyana üç yatak odasından benim odam ortada, bir uçta kayınbabamın, bir uçta da çocuğumun odası olmak üzere odaları paylaştık. Banyo tam da benim odamın karşısındaydı. Daha ilk geceden kayınbabamın ziyaretine o meşhur kadın arkadaşlarından biri geldi. Bizi tanıştırdı. Kadın kocasından ayrılmış normal bir evkadını idi, fakat kıyafetleri ve hareketleri Orospu gibiydi ve kayınbabamla sikişmeye geldiği her şeyinden belli oluyordu. Kendime inanamıyordum, kayınbabamı o kadından kıskanmıştım, fakat belli etmedim ve gece biraz ilerleyince onları yalnız bırakarak odama yatmaya gittim. Fakat sıcaktan uyuyamadım, odamın kapısını açtım ve tekrar yattım. Yarım saat sonra da kayınbabamla o kadın yukarı kayınbabamın odasına çıktılar. Nasıl sikiştiklerini malesef göremiyordum, fakat her nekadar sessiz olmaya çalışsalarda inleme sesleri benim odamdan duyuluyordu, kayınbabam kadını tam iki saat inlete inlete sikti…

    Beni uyuyorum biliyorlardı, sikişmeleri bittikten sonra kadın giyinik, kayınbabam da çırılçıplak bir şekilde çıktılar alt kata indiler, kayınbabam kadını gönderdi. Sonra sikini sallaya sallaya yukarı çıktı ve banyoya girdi, (ben uyuyorum diye herhalde) banyonun kapısını kapatmadan duşunu aldı, sonra da gitti yattı. Aklım başımdan gitmişti. Hemen o saat karar verdim, ne yapıp edip kendimi kayınbabama siktirmeliydim. Birkaç gün bilerek ve isteyerek, odamın kapısını açık tutarak ve üstümü güya delice uyur numarasıyla açarak, her bir yerlerimi kayınbabama sergiledim…

    O haftanın sonunda kayınbabam, “Yavrum, bu akşam seninle kafaları bir çekelim, çok güzel balık ayırttım, özlemişsindir, gecenin keyfini çıkaralım!” dedi. “Oh, harikasın babacığım!” deyip, hemen fırlayıp sarıldım. Ama ne sarılma. Tüm bedenimi, göğüslerimi, göbeğimi olduğu gibi kayınbabamın vücuduna yasladım. O da ister istemez, düşmemek için, elleriyle beni sarmaladı. Epey bir süre öylece birbirimize sarılı kaldık. Ayrıldığımızda ikimiz de titriyorduk, nefes alış verişlerimiz değişmişti. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu sanki. Kayınbabam, “Ben balıkları alıp geleyim!” diyerek hemen dışarı çıktı. Kocama ilk kez dua ettim, iyi ki beni buraya göndermiş diye. Artık ne eski sevgilim, ne de eski arkadaşlarım gözümdeydi. İllaki kayınbabamla olacaktım. Geceleri oram buram açık, sereserpe kendimi röntgenletirken, az mı azıp azıp kendimi tatmin etmiştim. Artık bugün bu iş tamamdı. Hemen banyoya seğirttim, zaten kaymak gibi olan amcığımı bir kez daha güzelce traşladım, kayınbabamın ağzına layık duruma getirdim ve en sexy kıyafetimi giyip hazırlandım…

    Kayınbabamla yemeğimizi yerken, içkimizi de hafif hafif yudumluyorduk. Çocuğum karnı doyduktan sonra alışkın olduğu erken saatte, uyumak için odasına çıktı, artık sabaha kadar deliksiz uyurdu. Ben, göğüs dekoltesi oldukça derin bir giysiyle, bilerek ve bildirerek, eğilerek kayınbabama göz banyosu yaptırıyordum. Hiç konuşmuyorduk. Bir kez kadehlerimizi tokuşturmuştuk, ondan sonra herkes istediği gibi içkisini yudumluyordu. Gözlerimiz gözlerimizde, ben boyuna frikikler verirken, kayınbabamın gözleri memelerime kayıyor, diliyle dudaklarını yalıyor ve tekrar gözlerini gözlerime dikip kadehinden yudumunu alırken, ben de aynı onun gibi dilimle hem dudaklarımı hem kadehimin kenarını yalıyor ve içkimden yudumlar alıyordum. Konuşmasak da, ikimiz de birbirimizi arzuluyorduk…

    Yeterli bir süre flört ettikten sonra kadehimden birkaç damla içkiyi göğsüme memelerime döküp, ayağa kalkıp kayınbabamın yanına geldim, eğildim. Kayınbabam elindeki içki kadehini bırakıp, iki eliyle memelerimi yandan sıkıştırıp, burnunu ve ağzını memelerime gömüp, koklamaya, dillemeye emmeye ısırmaya başladı. Elleri göbeğime ve bacaklarıma indi. Yukarı çıkıp eteğimin kopçalarını alışkın bir şekilde açıp eteğimi ayaklarımın dibine indirdi. Ağzını bir anda külodumun üstünden amıma vantuz gibi yapıştırdı. Gerçekten bir vantuz gibi emiyordu. Sanki amım olduğu gibi kayınbabamın ağzının içine akıyor çekiliyordu. Heyecandan nefes alamıyordum, içim gidiyor, kendimden geçiyordum. Bir anda külodumun sırılsıklam olduğunu farkettim, sarsıla sarsıla boşalıyordum, sanki işiyordum. İlk defa böyle bir orgazm yaşıyordum…

    Kayınbabam beni, “Canım gelinim, güzel kızım benim!” diyerek dizine oturttu ve “Demek sen de istiyordun ha? Biliyor musun ben de seni çok arzuluyordum!” dedi. “Hayır babacığım, hiç hissettirmedin. İnsan şöyle bir yoklar, hissettirir, ben de bunca zamandır sensiz ve yaraksız kalmazdım babacığım!” dedim. Kayınbabam da, “Canım gelinim benim, kocan söndüremiyor mu ateşini?” dedi. “Kocamla seks hayatımız bitti, artık beni sikmiyor! Hatta oğlundan boşanmayı bile düşünüyorum babacığım!” dedim. “Vay benim aptal beyinsiz oğlum vay, böylesine güzel ve ateşli bir kadın sikilmez mi! Güzelim, canım, birtanem, seni oğlum yerine kendime istiyorum? Seni her gün ve gece sabahlara kadar evire çevire, heryerini sikmek istiyorum, dünyalar güzeli gelinim benim!” dedi. Ben de kayınbabamın dudaklarını öperek, “Babacığım, ben de senin artık gelinin kızın değil, karın olmak istiyorum! Erkeğimsin artık sen de benim, nerelerimden nasıl ne istiyorsan hepsi senindir, emrine amadedir!” dedim.

    Kayınbabam beni kucağında taşıyarak yatak odasına götürdü, yatağa yatırdı. Çok nazik ve yavaş hareketlerle önce sırılsıklam olan külodumu çıkardı. Sonra halen üstümde olan süeterimi çıkardı. “Canım benim, çok güzel bir tablo gibisin. Seni önce sindire sindire seyrederek, görüntünü beynime nakşedeceğim!” dedi. Ayağa kalktı, gözleri bende, kendi üstündekileri yavaş yavaş çıkarmaya başladı. En son külodunu sıyırdığında, kayınbabamın yıllardır hayalini kurduğum yarağı, dimdik kalkmış bir şekilde göbeğine değiyordu. Yarak diye bildiğim kocamınkinden çok daha büyük ve kalındı. Kayınbabam yavaş, arzulu ve ritmik hareketlerle üzerime abandığında, yarağı da bir anda amımın girişini kendiliğinden buldu. Nasıl olacak demeye kalmadı, doğa arzu ve istek hükmünü yerine getirdi, hepsini içime aldım ve neredeyse (Daha yok mu?) diye bağırasım geldi. Derin bir nefes aldığımı hatırlıyorum…

    Kendime geldiğimde halen sarsıntılarla kramplar yaşıyor, vücudumun hiçbir yerine hakim olamıyordum. Orgazm üzerine orgazm dedikleri bu olsa gerekti. Kayınbabam amımın hakkını verdikten sonra, “Canım yavrum, güzelim benim!” diyerek beni yan çevirerek, o devasa yarağını kara kutumun ağzına getirerek, götüme badana fırça çekmeye başladı. Daha ben, (Nasıl girer o kocaman yarak götüme?) diye telaşlanırken, kayınbabam küçük küçük ama kararlı vuruşlarla, yarağının başını götüme gömmüştü bile. Yine nefesim kesildi, bıçakla yarılıyorum sandım. Kayınbabam işini iyi biliyordu, bir müddet durdu, bekledi, elleri amımda ve memelerimde beni rahatlattı. Küçük bir yüklenmeyle bir daha girdiğinde, öyle bir noktama geldi ki, sonsuz zevk kaynağım götümdü herhalde. “Hepsini sok babacığım! Nazik davranma, dilediğin gibi sik götümü!” diye bağırırken, ilk defa götümde bir yarak, kaçıncı kez orgazm olduğumu hatırlamadan, titremelerle amımdan da bir şelale gibi boşalıyordum…

    Kayınbabam da sert sert pompalayarak sikiyordu götümü. Sonunda götümü dölleriyle doldururken, “Canım benim, güzelim benim, artık sen buralısın, hiçbir yere gitmiyorsun, o aptal oğlumdan da boşanıyorsun! Artık benim karımsın, benim sevgilimsin, benim Orospumsun! Ben de o siktiğim karıların hepsini siktir edip, bundan sonra sadece seni sikeceğim!” diyordu 🙂

    ensest sex erotik hikayeler Evli Çift Hikayeler hikaye sex porno hikaye resimli sex seks hikayeleri
  • Borçlarına Karşılık Götten Siktim

    Borçlarına Karşılık Götten Siktim

    Selam arkadaşlar. Size Bu hikayemi Güneydoğudan Siirt’ten yazıyorum. Ben Siirt merkezde Bakkallıkla geçimini sağlayan orta halli birisiyim. Hergün Bakkalıma çeşit çeşit insanlar gelir, gider. Ama içlerinde Fahriye isminde bir kadın var ki aklımı başımdan alıyor. Fahriye, 40’lı yaşlarda, türbanlı, gayet olgun, bakımlı ve 2 çocuk annesi, esmer bir bayandır. Hergün Bakkalıma gelir alacağını alır, veresiye defterine yazdırır giderdi. Aybaşında da kocasının emekli maaşından öderdi. Fakat son 2 aydır ödenmeyen versiye borçları epey birikmiş ve hep ‘Haftaya!’ diye erteleniyordu.

    Bir gün Bakkalda tek başıma otururken yine Fahriye gelmiş, benden ekmek ve sigara isteyip, bunları da veresiye defterine yazmamı istemişti. Ben de, “Artık yazamam, hesabınız iyice kabardı!” deyince, “Kırıyor musun bu güzel bayanı?” dedi. Ne olduysa o anda oldu. Fahriye’nin yüzüne biraz garip, biraz da gülümser bir biçimde baktım ve “Tamam bu seferlik olsun, ama başka yazmam!” dedim. “Peki yakışıklı, senin dediğin gibi olsun, iyi günler!” deyip ekmekle sigarayı alıp gitti. Fahriye Bakkalıma yakın bir yerde oturuyordu. Kocası devlet dairesinden emekli bir adamdı. Kocasının yerinde olmayı çok istemiştim.

    Birkaç gün sonra esmer bomba yine dükkana doğru geliyordu. Üzerinde beyaz kolsuz bir tişört, altında inceden bir etekle geldi. Ne var ne yok falan derken birden yanağıma bir öpücük kondurdu, ama ne öpücük. İliklerim kesilmişti. Niye öptüğünü öğrenmek istediğimde, geçenki balışlarımı ve gülümsememi unutamadığını, benden çok hoşlandığını, kocasının kendisine maddi manevi ve cinsel olarak yetmediğini ve biriken veresiye borçlarını sildirmek için benimle sevişmek istediğini söyledi. Ben de onun bu rahat hareketlerine karşı boş kalamazdım, “İstersen birlikte bişeyler yaparız!” dedim. Hiç düşünmeden kabul etti ve “Buluşma yerini sen söyle!” dedi. Peki o zaman diyerek dükkanımın altındaki depo olarak kullandığım yeri söyledim. Akşam sekizde buluşmaya karar verdik.

    O gün akşam olmak bilmemişti. Anlaştığımız saat yaklaşıyordu. Tam tam sekiz olunca, benim keklik salına salına geliyordu. Hemen içeri buyur ederek dükkanın kepenklerini indirdim. Çok ama çok sexi giyinmişti. “Aşkım naber?” diyerek yanağımdan makas aldı. Çok hoşuma gitmişti bu rahat tavırları, “Vakit kaybetmeden istersen başlayalım!” dedim. “Tamam aşkım!” diyerek boynumdan bir öpücük aldı. Çok etkilenmiştim, neredeyse yere yığılacaktım. Hemen Depoya indik, ben de onun dudağının kenarından öptüm. Onun da çok hoşuna gitmiş olmalı ki gözlerini kapatmıştı. Ellerim rahat durmuyor, elimi külodundan içeri sokmuş, taş gibi kalçasında gezindiriyordum. Onunda elleri boş durmuyordu, fermuarımı açmış, sikimi çıkarmış, eline alarak sıvazlamaya koyulmuştu bile. Kulağına sıcak nefesimi veriyor, göt deliğini parmaklamayı da ihmal etmiyordum.

    Dayanacak gücüm yoktu, bir an önce esmer bombamı becermeliydim. Üstündekileri bir çırpıda çıkararak anadan doğma bir hale getirdim. Elini demir gibi olmuş yarağımdan tutarak önümde diz çöküp yarağımı yalamaya başladı. Çok güzel yapıyordu bu işi ve ustaydı. Bunu bir çırpıda ters çevirerek yerdeki kilimin üstüne dörtayak domalttım. Kafama koymuştum, götünü sikecektim. Yarağımın başını götüne sürttüğümde sesini çıkartmamıştı, belli ki o da ordan istiyordu. Yarrağımı götünün deliğine dayadım, sokmak için epey uğraştım fakat bir türlü girememiştim kara kutusuna. Tükürüklüyordum olmuyordu. En iyisi Vazelin sürmekti ve hemen Bakkaldan Vazelini kaptığım gibi indim yanına. Bolca götüne sürdüm ve yarağımı birden dipledim. Acıdan çığlık atıyor ama ben aldırış etmiyordum bile. Git gellerim artmış terden suya dönmüştüm. Bir volkan gibi içine patladım. Yarağımı çektiğimde döllerim göt deliğinden akıp kilime damlıyordu.

    Oturup birer sigara molası verdik. O esnada benden çok hoşlandığını, beni elde edemeyeceğini düşündüğünü itiraf etti. Aslında ben de ona boş değildim ve ben de onu epeydir sikmek istediğimi itiraf ettim. Sigaralarımızı söndürmüş, yeniden işimize koyulmuştuk. Yarrağımı ağzına almış, yalamaya başlamıştı bile. Yine bir hamlede, bu sefer sırtüstü yere kilime yatırıp bacaklarını araladım ve parlak amını yalamaya koyuldum. Ben kaymak gibi amını yalarken öyle bir inliyordu ki anlatamam. Dilimle onu birkez Orgazm ettikten sonra, sudan sele dönen amcığına yarağımı sürtmeye başladım ve ufak ufak girmeye başladım. İçine tamamen girdiğimde amcığını öyle bir sıkıyordu ki, nerdeyse boşalacaktım. Amının içinde hareketsiz kalarak dudaklarına yumuldum ve öpüşmeye başladık, nefessiz bırakmıştım onu. Memelerini yoğuruyordum, emiyordum. O ise altımda amını sıkıp sıkıp gevşeterek yeniden orgazm oldu.

    Artık benimde canıma yetmişti, bacaklarını omzuma alıp, yarrağımı amına sokup çıkarmaya başladım. 10 dakikaya yakın siktiken sonra git gellerim hızlandı ve foşur foşur amcığını döllerimle doldurdum. Kocasını şüphelendirmemek için hemen gitmek istedi, acele toparlandık ve giyindik. Bakkaldan ayrılırken, Süper siktiğimi ve kocasından daha iyi olduğumu itiraf etti. O günden sonra haftada bir geliyor ve veresiye borçlarını benimle sikişerek ödüyor 🙂

    anal sex hikayeleri erotik hikayeler porno hikayeleri porno hikayesi sex hikayeleri
  • Bakire Kardeşimin Amcığı – Sex Hikayeleri

    Bakire Kardeşimin Amcığı – Sex Hikayeleri

    Selamlar, ben Mesut. 22 yaşındayım ve Üniversite öğrencisiyim. Size başımdan geçen, belki de hayatımın en güzel olayını anlatacağım. Üniversitede ilk yıl sınıfımdan bir kızla çıkmaya başladım. Oldukça muhafazakar biri olan kız arkadaşım hiçbir şekilde temasa bile müsade etmeyen birisi idi. Ondan hoşlanıyordum, onunla sikişmek istiyordum, ama o herşeye kapalıydı. Aslına bakarsanız onu sevdiğim için sabrediyordum, nasıl isterse öyle davranıyordum. Birlikte bu şekilde bir yılı geçirdik. Yavaş yavaş el tutmalar da başlamıştı artık.

    İkinci sınıfta ben iki erkek arkadaşımla birlikte ev kiralayıp eve çıktım. Kız arkadaşıma karşı içimdeki hisler de iyice artmıştı. Arada sırada bize geliyor, birlikte yiyip içiyor, sohbet ediyorduk. Bu arada ben halen onun tav olmasını bekliyordum. Onunla sikişmek istediğimi çeşitli şekillerde ona belli edip ondan tepki bekliyordum. Başlarda çok fazla utanıyor, ben bu konuyu açtığımda hemen değiştiriyor, kalkıp gitmek istiyor. Konu sekse gelince benden düpedüz kaçıyordu. Bu şekilde birkaç ay daha geçti. Emindim ki, artık o da sikişmek istiyor fakat belli etmiyordu.

    Yine bir gün kız arkadaşımla evde oturuyorduk, arkadaşlarım okuldaydı ve biz yalnızdık. Konuyu tekrar sekse getirdiğimde bana, “Çok merak ediyorum, delik çok küçük, penis vajinaya nasıl giriyor?” diye sordu. Biraz anlattım, utandı ve yine konuyu kapattı. Kız arkadaşım istediğim tava nihayet geliyordu. Onu sikmeyi o kadar çok istiyordum ki, anlatamam. Derken vizelerimiz başlamıştı ve evde ders çalışıyorduk. Salonda, soba yandığı için ev arkadaşlarım da vardı. Malum öğrenci evi olduğu için tek bir soba yakıyorduk. Kız arkadaşım vize olacağımız dersten birşey anlamadığını söyledi, ben de anlatmaya başlamıştım. Ben anlatıyordum fakat kız arkadaşım dinlemiyordu, sürekli elimle oynuyor, elimi ısırıyor, canımı yakmaya çalışıyordu. Baktığımda gözlerinden anlamıştım, hazırdı bu kez…

    Diğer odaya gelmesini işaret edip, çıktım odadan. Biraz sonra geldi. Hiç birşey konuşmadan öpüşmeye başladık. Deliler gibi öpüşüyorduk. Dilimi adeta koparmak istercesine emiyordu. Öpüşme faslından sonra biraz konuşmaya başladık. Başını kucağıma koymuş, hayran hayran bana bakıyordu. İpler benim elimdeydi artık, onu deli edecektim. Kazağının yukarı sıyrılıp göbeğinin açıldığını farkettim. Vakti gelmişti, icraata başlamalıydım. Önce göbeğine küçük öpücükler kondurmakla başladım, derken göbeğini yalıyordum artık. Kız arkadaşım kıvranıyor, hafiften inliyordu. Ben yalamayı hızlandırdım, fakat sadece göbeğini yalıyordum, ileri gitmiyordum. Biliyordum devamının geleceğini, acelem yoktu, onun iyice tahrik olmasını bekliyordum.

    Ben göbeğini yalamaya devam ederken, elini pantolonumun üzerinden sikime attı, sıkmaya ovalamaya başladı. Sonra doğruldu ve uzanıp bacaklarını açtı, üzerinde pantolon vardı. Gözlerime (Hadi artık!) dercesine bakıyordu. İkimiz de giyinik bir şekilde bacak arasına yerleştim ve yarrağımı amına dayadım. Aslına bakarsanız onu bir seferde soymayı o kadar çok istiyordum ki, fakat kararlıydım, onu çıldırtacaktım. Pantolon üzerinden amına sürtmeye başlamıştım. İnanın o hali hiç gözümün önünden gitmiyor. Kız arkadaşım sürtünmeden bile aşırı zevk alıyordu. İstediklerim, beklentilerim yavaş yavaş gerçekleşiyordu işte.

    Sürtmeye devam ederken, kız arkadaşım, “Pantolonunu çıkartır mısın? Bu şekilde acıyor.” dedi. Pantolonumu çıkardım, boxer kalmıştı üstümde. Tekrar dayayıp sürtmeye başladım. Bir süre sonra kız arkadaşım da kendi pantolonunu çıkardı. Ben boxerla, o külotla, hiç birşey olmamış gibi tekrar dayandım ve sürtmeye devam ettim. Bana boxerımı çıkarmamı söyledi. Çıkardım. Kız arkadaşım yarrağımı eline aldı ovmaya başladı. Ne yapacağını bilmez bir haldeydi, ağzına almasını söyledim, iğrendi, “Olmaz, yapamam!” dedi. Tekrar üzerine çıktım sürtünmeye devam ettim.

    Kız arkadaşım kendi külodunu çıkarmaya çalıştı. Ben ellerini tuttum ve engel oldum, çıkarttırmadım. Aslında amını çıplak görmek için deli oluyordum, fakat biraz daha azdırmak için bekliyordum. Yalvarmaya başladı, “Dayanamıyorum artık, nolur… Hiç olmazsa bir kerecik değdir, sadece bir kere!” dedi. Kız arkadaşım işte kıvamını bulmuştu. “Peki!” deyip çıkardım külodunu. Ne zamandır hayalini kurduğum am çırılçıplak karşımdaydı artık. Amı zevkten sulanmıştı, amının çevresi bile sırılsıklamdı. Amını elimle ovmaya başladığımda kız arkadaşım uzanmış, resmen kıvranıyordu. Az sonra, “Hadi artık değdir, nolur…” dedi. Yarrağımı önce bacaklarında gezdirdikten sonra amına değdirdim. Öyle bir Ohhh’ladı ki, halen kulaklarımda, sanki aleve buz değdirmiştim.

    Yarrağımı bastırmıyordum, sadece amının ağzına sürtüyordum. Kız arkadaşım iyice delirmişti, “Az birşey sok içine!” diyordu, ben yapmıyordum. Sonra çekildim ve ani bir hareketle amını yalamaya başladım. İlk başta yalamama karşı çıktı, fakat zevkini alınca kafamı sanki amına sokmak istercesine bastırmaya başladı. Ben amını yalarken titremeye ve kasılmaya başladı, orgazm olacağını anlamıştım. Amını yalamayı daha da hızlandırdığımda sarsılarak ve inleyerek orgazm oldu. Adeta kendini kaybetmiş gibiydi, inlemeleri salondaki arkadaşlarım duyacak diye çok korkmuştum. Daha önce hiç orgazm olmadığı fakat çok da hoşuna gittiği belliydi.

    Kağıt mendille o amını sildi, ben de ağzımı. Sonra yarrağımla oynamaya başladı. Ardından beni üzerine çekti ve yarrağımı tutarak amına götürdü. Bu sefer kendisi sürtüyordu yarrağımı amına. Birkaç kez bastırarak yarrağımın kafasını amına sokmayı denedi, fakat kurpkuru yarrağın daracık amcığa o şekilde girmeyeceğini bilmiyordu. “Bir saniye…” deyip yarrağımın kafasını tükürükledim, biraz da sevgilimin amına tükürük sürüp, “Şimdi dene!” dedim. Tekrar denediğinde yarrağımın kafası girmişti. Eliyle yarrağımı sıkıca kavramış, gerisini sokup sokmamakta kararsızdı. Devam etmesi halinde kızlığı gidecekti. İkimiz de heyecandan ve korkudan hareketsiz kalmıştık.

    Gözlerime derin derin baktıktan sonra, yarrağımı tutmayı bıraktı ve “Senin olmak istiyorum, hadi yap!” dedi ve gözlerini kapattı, nefesini tutarak beklemeye başladı. Yarrağımı biraz bastırdım. Başta çok zorlandım, amı çok dardı. Ve işin kötüsü kız arkadaşım bağırmaya başlamıştı, ağzını kapadım. Amına öyle bir yüklendim ki, yarrağım dibine kadar girdi. Sanki amının içinde bir yerler yırtılmıştı, korktum açıkçası, birşey olacak diye. Artık içindeydim, bir buçuk yıl hayalini kurduğum amcığın içindeydim! Amı o kadar dar ve sıcaktı ki anlatamam. Kız arkadaşım bağırması durmuştu, elimi ağzından çektim ve yavaş yavaş amına sokup çıkarmaya başladım. Kız arkadaşım zevkten inliyordu artık. O inledikçe ben de hızlanıyordum. Bu şekilde epeyce sikiştikten sonra, kız arkadaşımın sesi tamamen kesildi ve orgazm oldu. Ben de gelmek üzereydim, kanlanmış yarrağımı amından çıkardım ve göbeğine boşaldım.

    O gün kız arkadaşımın daracık amını üç kere daha siktim. Tabii ki amına boşalmıyordum, son saniye yarrağımı amından çıkarıp öyle boşalıyordum. Sonrasında bizi çok güzel günler bekliyormuş. Kız arkadaşım arasıra bizde yatılı kalmaya başladı. Sabahlara kadar sikişiyorduk, fakat ilk günkü gibi hazırlıksız değildim tabii ki, prezervatifleri kutuyla alıyordum artık.

    Evet arkadaşlar benim itirafım da bu işte. Bakire kız sikmek çok zevkli oluyor valla. Hem bakirelerin amcıkları taze ve daracık oluyor, hemde çok azgın oluyorlar 🙂

    Evli Çift Hikayeler hikaye sex ilişki hikayeleri porno hikayeler porno hikayeleri porno hikayesi porno sex hikaye
  • Yengemin Muhteşem Kalçaları – Porno Hikayeleri

    Yengemin Muhteşem Kalçaları – Porno Hikayeleri

    Meraba, ben İzmir’den Berkcan, 22 yaşında, 1.85 boyunda, esmer ve çekici biriyim. Sizlere, bundan yaklaşık 6 ay kadar önce yaşadığım, yengem ile aramda geçen bir olayı anlatmak etmek istiyorum. Yengem, hafif kısa boylu, balık etli, çok güzel kalçaları ve kavun gibi göğüsleri olan, sexy bir kadın. Abimle evlendiklerinden beri, sürekli yengemin kalçalarını ve göğüslerini hayal ederek 31 çeker boşalırdım.

    Abim yurtdışına çalışmaya gitmişti, giderken de benden, yengem yalnız kalmasın, korkmasın diye onlarda yatmamı istemişti. Ben de büyük bir sevinçle kabul etmiştim. Ben balkonda açık havada yatıyordum, yengem de 8 aylık çocuğu soğuk almasın diye içerde yatardı. Abim gideli 3 ay olmuştu. Bazı geceler yengem uyuduktan sonra, banyoda kirli çamaşır sepetini karıştırıyor, yengemin iç çamaşırlarını kokluyordum. Hele bir tane kırmzı dantelli külodu vardı ki, beni deli ediyordu. Yengemin özellikle o külodunu yalayarak sanki yengemin amcığını yalar gibi oluyordum ve boşalıyordum.

    Bir gece yengemle oturup havadan sudan falan baya bir sohbet ettik. Vakit geç olmuştu, yengem, “Benim uykum geldi, yiğenin dün gece beni uyutmadı. Saat 01:00’e geliyor, hadi kalk, sen de git yat!” dedi. Kalktım ve yatağıma gidip uyudum. Bir süre uyuduktan sonra uyanmıştım, saate baktım saat 03:30’a geliyordu. Kalktım su içmek için mutfağa gittim. Mutfak ile yengemin uyuduğu oda karşı karşıyaydı, içerden yiğenimin ağlama sesini duydum ve içeri yöneldim. İçeri girdiğimde yengemin iri kavun gibi göğüsleri meydandaydı, yiğenimi emzirirken uyuya kalmış. Yengem çocuğun ağlamasıyla irkilir gibi oldu, ben hemen odadan kaçtım, yatağıma fırladım. Ama aklım yengemin göğüslerinde kalmıştı, dayanamayıp yatağımın içinde 31 çekip boşaldım ve yeniden uykuya daldım.

    Sabah kalktığımda yengem herzamanki gibi kahvaltımı hazırlamıştı. Kahvaltımı yapıp evden çıktım, biraz dolaştım. Ama aklım hep yengemdeydi, yengemin kavun gibi göğüslerindeydi, akşamı iple çekiyordum. Neyse ki akşam oldu, ben yine yengemlere gitim. Akşam yemeği, yengemle sohbet, çay falan derken yatma vakti gelmişti. Yengeme iyi geceler diledikten sonra yatağıma gittim. Ama uyumadan önce telefonumun alarm saatini 03:00’e ayarladım, uyanıp yengemi yine o vaziyette görebilmem için. Yatağımda yengemin göğüslerini hayal edip sikimle oynaya oynaya uyumuşum.

    Telefonumun alarm sesi ile uyandım, saat 03:00 idi. Hemen yataktan kalkıp sessizce yengemin uyuduğu odaya gittim. Yengem yine dün geceki halindeydi, fakat bu sefer dün gecekinden farklı olan birşey vardı. Yengem eteğiyle uyumuştu. Yengem uyurken yatakta sağa sola döndükçe eteği göbeğine kadar çekilmiş, karpuz gibi kalçaları ve külodu görünüyordu. Bazen kirli çamaşır sepetinden çıkarıp yalayarak 31 çektiğim o kırmızı dantelli külodunu giymişti. Sikim derhal kazık gibi olmuştu ve o anda yengeme saldırmamak için kendimi zor tutuyordum. Elimi daha sikime atmadan kendiliğimden boşalıvermiştim. Sessizce yatağıma gidip uyumaya çalıştım, ama gözüme uyku girmiyordu. Sabaha kadar yengemin o halini göz önüme getirerek sikimle oynayıp boşalıyordum. Sabaha kadar hayalimde yengemi siktim!

    Artık yengemi gerçekten sikmeyi kafama koymuştum, ne olursa olsun yengemi sikecektim. Ertesi gece yine telefonumun alarmını ayarlayıp saat 02:00 de uyandım. Yengemin odasına gittiğimde, yengem yine aynı pozisyonda yani kalçaları ve kavun gibi göğüsleri ortada uzanmış, yiğenim de kucağında uyuyorlardı. Yiğenimi yengemin kucağından alıp, beşiğine koydum. Yengemin yanına uzanıp, dilimi yengemin o kavun gibi göğüslerinin uçlarına değdirmeye başladım, bir yanda da sikimi sıvazlıyordum. Yengem birden irkilerek, bir elini başına, diğer elini de kalçalarının üstüne attı. Heyecandan ve korkudan ödüm bokuma karıştı. Ama tam tahrik olmuştum ve dönüşüm yoktu, yengemi sikmek için geberiyordum.

    Hafiften yengemin dudağına bir öpücük kondurup, sonra da dilimi göğüslerini yalayarak amcığına doğru götürüyordum, dilim göbeğinin üstüne gelmişti ki, yengem çığlık atarak uyandı ve beni yanında görünce önce şoka girer gibi oldu, fakat birden bağırarak, “Ne yapıyorsun! Delirdin mi!” deyip buluzunu aşağı çekti. Ben cevap vermeden saçlarını okşadım, boynunu öptüm. Yengem, “Dur yapma, ayıp, ben senin yengenim!” dediği halde, ben yengemi okşuyordum. Yengem kızgın ve öfkeli bir şekilde gözlerimin içine ve kazık gibi olmuş sikime bakıyor, “Ne olursun yapma!” diyordu.

    Ama ben dinlemiyordum ve kudurmuştum. Yengemi zorla sırtüstü yatırdım ve üzerine çıktım, göğüslerini okşamaya başladım, bir yandan da dudaklarına öpücükler konduruyordum. Yengem altımda çırpınıyor ve direniyordu. Yengemi bileklerinden kavrayıp göğüslerini yalamaya devam edince, artık yengem kurtuluşu olmayacağını anladı ve sakinleşti. Artık kendini iyice bıraktı ve “3 aydır benim de canıma tak etti, bileklerimi bırak ve ne yapacaksan yap!” dedi. Bileklerini bıraktığımda, elini sikime atıp okşamaya başladı. Nerdeyse şortun içine boşalacaktım. Yengemi ellerinden tutup ayağa kaldırdım ve birbirimizi soymaya başladık. Bir yandan da öpüşüyorduk.

    Yengem, “Yaraksızlıktan öldüm!” deyip diz çöktü ve sikimi yalamaya başladı. Sikimi köküne kadar ağzına alıyordu ve o kadar güzel yalıyordu ki, 10 saniye içinde yengemin ağzına boşaldım. Yengeme, “Uzan, şimdi de ben senin amcığını yalayacam!” deyip yengemi yatağa uzattım ve hafif kıllı amcığını yalamaya başladım. Yengem saçlarımı okşayıp beni çıldırtıyor, kafamı amına bastırıyordu. Yengemin amı iyice sulanmıştı, am sularını yalıyordum ve aynı zamanda kavun gibi göğüslerini okşuyordum. Yengem zevkten gözlerini kapayıp, “Hadi gir, ne olursun gir!” diye inlemeye başladı. Sikimi yengemin amcığına sürttürmeye başladım. Yengem, “Hadi sok, ama yavaş yavaş sok!” diyordu.

    Ben artık çıldırmıştım yavaşı dinlermiydim! Sikimin başını yengemin 3 aydır yarrak yüzü görmemiş amcığına dayadığım gibi kökledim. Yengemin amı zaten sırılsıklam olmuştu, birkaç kez kökledikten sonra, yengem çığlık atarak boşaldı. Ama ben sikmeye devam ediyordum. Yengem, “Ben bittim, ne olur çıkar artık.” deyip inliyordu. Onu dinlemeyip halen Git-Gel yapıyordum. Yengemin amcığı o kadar sıcaktı ki, sikimi içinden çıkarmak istemiyordum. Yaklaşık 10 dakika kadar öyle devam ettikten sonra, yengemle birlikte boşaldık. Sikimi amından çıkardığımda, yengem bir ‘Ohhhh!’ çekerek yatağa uzanıverdi. Ben de koltuğa geçtim, birer sigara yaktık.

    Yengem rahatlamıştı ve keyfine diyecek yoktu, “Sigaranın yanında bir de çay olsaydı.” deyince, ben hemen mutfağa gidip ocağı yaktım ve çay suyu koyup geldim. “Hadi yenge, çay olana kadar bir kez daha sikişelim!” dedim. Yengem, “Nefes alacak halim kalmadı, biraz dinleneyim, sonra sikişelim!” dedi. Ben de, “O zaman biraz öpüşelim!” deyip dudaklarını öpmeye başladım. Yengemin dilini ağzıma alarak emiyordum, bir yandan da beni deli eden kavun gibi göğüslerini okşuyordum. Çay olana kadar öyle öpüştük ve elleştik. Gittim mutfaktan birer çay doldurup geldim. Yengem çayını içer içmez, ben yatağa uzanıp yengemi üstüme çektim. Ben altta, yengem üstte, bir kez daha yengemi siktim. Birlikte banyoya girip duş aldıktan sonra, yengemle birbirimize sarılarak, karı koca gibi uyuduk.

    İşte ilk defa böyle siktim yengemi. Sonraki günlerde yengemi götten de siktim.

    +18 hikaye +18 hikayeler aldatma hikayeleri anal sex hikayeleri anal sex hikayesi
  • Üvey Çocuklarımla Sex Keyfi – Erotik Hikayeler

    Üvey Çocuklarımla Sex Keyfi – Erotik Hikayeler

    Merhaba, ben Mert. 35 yaşında atletik yapılı, seksi çok seven ve birçok milletten kadınla beraber olmuş biriyim. Şu an, Filipinli bir kadınla evliyim ve birlikte Londra’da yaşıyoruz.

    Bu geçtiğimiz yaz karımın memleketi olan Filipinlere gittik. Karımın benden önceki evliliğinden olma 16 yaşında Viktoria isimli bir kızı (ben kısaca Viki diyorum) ve 17 yaşında Romel isiminde bir erkek çocuğu var, Manila’da bir apartman dairesinde yaşıyorlar. Biz karımla gideli 2 – 3 gün olmuş, bir araba kiralayıp gezmeye başlamıştık. Orda havalar tropikal iklim olduğu için çok sıcaktı ve sadece yatak odasında bir klima vardı. Bu yüzden karımla ben o odada kalıyorduk. Yalnız daha önce bu oda üvey kızım Viki’ye aitti ve kendisi biz yatana dek yanımızda kalıyor ve annesiyle hasret gideriyordu. Viki bana karşı da çok içten ve samimi davranıyordu.

    Biz karımla seks yaparken çok sesli seks yaparız. Yani karım sikiş anında yüksek sesle inler, bağırır ve ağzına gelen sevgi, bazen de kışkırtıcı, küfürlü sözler söyler. Tabi ki İngilizce! Orada İngilizce ikinci dildir. Benim sikim çok kalın ve uzun. Vücudum da aşırı olmamakla birlikte kıllıdır. Orada kıllı erkek pek yok. Bu yüzden, hem yakışıklı, hemde uzun boyluluğun verdiği avantajla, her gittiğim yerde hanımların ilgisini açıkca hissediyorum. Karım da beni kıskandığı için, beni bitirene dek seks yapmak istiyordu. Karımla hemen hemen her gece, saatlerce sikişiriz.

    Bu arada evde üvey kızım Viki ile yakınlaşmalar başlamıştı. Banyo çıkışı, yada karımla sikiştikten sonra soğuk duşa giderken, kapının yakınında yada banyodan çıkarken karşılaşıyorduk Viki ile hep. Anladım ki bizi izliyordu… ve önüme bakıp gülümsüyordu. Bunu fark ettikten sonra artık Viki’nin yarağımı görmesini sağlamak için fırsat buldukça ortalıkta çıplak geziniyordum. Viki ise çaktırmadan, uzun bakışlarla yarağımı inceliyor ve dudaklarını ısırıyordu.

    Derken bir gün karım Alabang denilen semte, hasta annesinin yanına gitti. Annesi hastahanedeydi ve karım da mesleği sağlıkçı olduğu için annesiyle ilgilenmek için gitmişti. Akşam üvey oğlum Romel arkadaşlarıyla takılmış, biz de evde Viki ile yalnız kalmıştık. Viki sıcaktan uyuyamadığını, annesi dönene kadar bizim odada kalmak istediğini söyleyince, ben de ona şakalaşarak, “Gel beraber yatarız, ben senin baban sayılırım.” deyip saçlarını okşadım…

    Bu arada üvey kızım Viki 1.72 boyunda, beline kadar inen siyah saçları, hafif çekik gözlü, buğday tenli, basketbol topu yuvarlaklığında götü ve mandalina kadar dik sert göğüsleriyle tam bir uzak doğu lolitası. Viki bana biraz daha sokuldu ve “Ama annem yanlış anlayabilir!” dedi. Ben de, “Annene söylemeyiz ohalde!” dedim, “Peki, ama bir şartla, ben sana ne istersem yapacağım, ama sen bana benim istemediğim hiç bir şey yapmayacaksın.” dedi. Aramızda kalmak şartıyla, “Tamam.” deyip kabul ettim.

    Akşam Viki ile dışarıya eğlenmeye, sahil kenarında bir diskoya gittik. Hafif alkollü içecekler içip, dans ediyorduk. Viki uzun bacaklarını açıkta bırakan, sadece poposunu zor örten bir mini giymiş, askılı buluzuyla, etraftaki kişilerin beni kıskandıran bakışlarına sebep oluyordu. Kulağına eğilerek, herkesin bizi sevgili olarak düşündüğünü söyledim. Viki de, “Olsun, bundan rahatsız mı oluyorsun?” dedi. Ben de, “Yok, aksine mutluyum, keşke annenin yerinde sen benimle olsaydın!” dedim. Viki bana daha da yaklaşarak, bunun olabileceğini, hep yakınımda kalmak istediğini söyledi. Bende dayanacak hal kalmamıştı artık. Eve dönerken yolda konuşuyor, sürekli bana dokunuyor, elimi yada kolumu okşuyordu.

    Eve dönünce sırayla duşa girdik, önce ben, sonra o duş alıp yatağa döndü. Viki’nin üzerinde kısa bir tişört ve külot, benim üzerimde ise sadece şort vardı. Eliyle göğsümün kıllarına dokunuyor, okşar gibi yapıyordu. Ve bir süre sonra bana, yarrağımı görmek istediğini, söyledi. Artık dayanamıyordum, zaten yarrağım da iyice kalkmıştı ve şortumu zorluyordu! Şortumu sıyırıp çıkardığımda Viki’nin gözleri iyice açıldı ve “Woww, geçen koridorda gördüğüm halinden çok daha büyükmüş! Dokunabilir miyim?” dedi. “Tabii ki dokunabilirsin!” dedim. Yavaşca elini uzattı ve yarrağımı tuttu, incelemeye, oynamaya ve nazikce okşamaya başladı. Taşaklarımı avuçluyor, yarrağımın başına öpücükler konduruyordu. Ben de elimi poposuna attım ve külodunun üzerinden kalçalarını okşuyordum. Fakat kalçalarına uzanmakta zorlanıyordum ve külodu varken rahat olmuyordu.

    Bunu farkeden Viki, “Bir saniye!” deyip doğruldu, önce tişörtünü ardından da külodunu çıkardı, kalçalarını bana daha da yaklaştırarak yarrağımı yalamaya, emmeye devam etti. Şimdi daha rahat olmuştu ama daha da rahat ve zevkli olabilirdi. Bacaklarından tuttuğum gibi, amı tam yüzüme gelecek şekilde üzerime çektim. 69 olduk. Viki’nin tazecik, kaymak gibi amı ağzıma ve burnuma değiyordu. Götünün yanaklarını iki yana ayırıp birleştiriyordum. Götünün yanaklarını her ayırıp birleştirdiğimde, amının dudakları ve götünün deliği de açılıp kapanıyordu.

    Viki yarrağımı deli gibi yalarken, ben de amının dudaklarını, klitorisini ağzıma alıp emiyordum, dilimi amının deliğine sokup çıkarıyordum. Amı iyice ıslanmış ve kayganlaşmıştı. Parmağımı götünün daracık deliğine sokunca, Viki bir an irkildi ve amını yüzüme iyice bastırarak ileri geri salınmaya başladı. Viki yarrağımı yalamayı bırakmış, iki eliyle bacaklarımdan sıkıca tutunarak, daha hızlı bir şekilde amını ağzıma sürtüyor, garip sesler çıkararak inliyordu. Çok geçmeden titreyerek orgazm oldu ve yüzüme boşaldı. Ama ne boşalma! Sanki hiç bitmeyecek gibi boşalıyordu. O boşaldıkca ben de amının sularını yalayıp yutuyordum.

    Viki’nin titremeleri ve boşalması bitince üzerimden indi, yanıma uzandı. Nefes nefese kalmıştı, “Tanrım, olmaz böyle birşey! Çıktığım çocukla iki senedir sikişiyorum, ama ilk defa böyle orgazm oldum!” dedi. Dudaklarımı öpüyordu. Ben de Viki’nin saçlarını okşuyordum. Kulaklarını, boynunu ve omuzbaşlarını öperek memelerine geldim. Memelerini okşamaya, memeuçlarıyla oynamaya başladım. Küçük memeuçlarını ağzıma alıp emdikçe daha da büyüyüp sertleştiler. Viki gözlerini kapamış, yeniden inlemeye ve bacaklarını oynatmaya başlamıştı bile.

    Elimi amına attığımda, amının tekrar nemlendiğini hissettim. Bacaklarını ayırdım, amını öpmeye ve yalamaya başladım. Dilimi amına soktuğumda Viki doğruldu, saçlarımdan tutarak beni durdurdu, “Bu kadar yeter! Beni sikmeni istiyorum! Hadi, aynı annemi siktiğin gibi sik beni!” dedi. Bacaklarını yukarı çekerek iyice yanlara ayırdı ve beni üzerine çekti. Amının dudaklarını araladım, yarrağımın kafasını amının deliğine dayayıp yavaşca ittirmeye başladım. Yarrağım Viki’nin daracık amını genişlete genişlete ilerliyordu. Viki’nin amı ıslak ve kaygan olmasına rağmen girerken yarrağım zorlanıyordu.

    Yarrağım daha yarısına kadar anca girmişti ve Viki gözlerini kapamış, bağırmamak için kendini zor tutuyor, dudaklarını ısırıyordu. Yarrağımın kalan yarısını da birden kökleyince Viki’nin bağırmasını bir duymalıydınız. Annesinin bağırmaları bunun yanında sinek vızıltısı gibi kalır. Yarrağımı amında hareket ettirmeden bir süre bekledikten sonra yavaş yavaş çıkarıp sokmaya başladım. Her çıkarıp soktuğumda Viki deli gibi inliyor, “Yırttın amımı, parçaladın amımı!” diye bağırıyordu. O bağırdıkca ben hızlanıyordum, daha sert sokup çıkarıyordum. Biraz sonra bağırmaları bitti, sadece ağlar gibi inlemeye ve titremeye başladı. Yeniden orgazm oluyordu. Altımda kasılarak çırpınıyor ve boşalıyordu. Artık amının sularıyla iyice kayganlaşan yarrağım daha rahat girip çıkıyordu. Ben de gelmek üzereydim, yarrağımı amından çıkardım ve menilerimi Vikinin göbeğine, memelerine attırarak boşaldım…

    Yanyana uzandık ve biraz soluklandık. Viki, “Sen annemi sikerken, annemin neden okadar çok inlediğini ve bağırdığını şimdi anlıyorum!” dedi. “Anneni götten de sikiyorum, biraz da o yüzden bağırıyor.” dedim. “Beni de götten sikmeyi düşünüyorsan, unut! Hayatta siktirmem götten! Fakat göt sikmeyi çok seviyorsan, abim Romel’i sikebilirsin, o siktiriyor götten!” deyince duyduklarım karşısında şok oldum. Ne düşüneceğimi, ne söyleyeceğimi bilemedim. Viki gülerek, “Abimin Biseksuel olduğunu bilmiyordun değil mi?” dedi. “Bilmiyordum!” dedim ve kalktım, duş almak için banyoya gittim.

    Banyoda duşun altında Viki’nin üvey oğlum Romel hakkında söylediği şeyler aklımdan çıkmıyordu birtürlü. Kafamda karmaşık düşüncelerle duş alıp banyodan çıkarken yarrağım yeniden kalkmış, kazık gibi olmuştu. Yarrağımı ovalayarak salondan geçerken birden dışkapı açıldı ve üvey oğlum Romel salona girdi. Ben salonun ortasında çırılçıplak, kalkık bir yarrakla kaldım öylece. Romel arkadaşlarıyla dışarda biraz içmiş, kafası çakırkeyif, gözünü yarrağıma dikerek yanıma geldi…

    Hiçbirşey söylemeden önüme dizçöktü ve yarrağıma sarıldı. Yarrağımı öpüp okşadı, ağzına aldı ve emmeye başladı. Yarrağımı biraz emdikten sonra kalktı ve beni koltuğa oturttu. Çabucak soyundu ve yarrağımı yalamaya, emmeye devam etti. Okadar iyi yapıyordu ki bu işi, yarrağımı gırtlağına kadar sokup çıkarıyordu. Sonra ayağa kalktı ve arkasını döndü, eline tükürerek götünün deliğini ıslattı, öne doğru eğildi, yarrağımı bir eliyle tutarak göt deliğine dayadı ve yavaşca yarrağıma oturmaya başladı. Bense şaşkınlıkla yarrağımın milim milim üvey oğlumun götüne girişini izliyordum…

    Genelde birlikte olduğum kadınları götten de sikiyordum, ama hayatımda daha önce hiç erkek sikmemiştim, bu ilk defa oluyordu. Ve üstelik de üvey oğlumun götünü sikiyordum. Fakat Romel’in uzun zamandan beri götünü siktirdiği hemen belli oluyordu. Nerdeyse bana yapacak hiç birşey kalmıyordu, herşeyi kendisi yönlendiriyordu. Az sonra yarrağım götüne tümden girmişti. Romel yarrağımın üstünde kalkıp oturmaya başlayınca, artık ben de olaya iştirak ettim. Romel’in kalçalarını iki elimle sıkıca kavrayıp, Romel her kalkıp geri oturacağında, kalçalarından kendime çekiyor ve aynı zamanda da yarrağımı alttan yukarı ittiriyordum, sanki taşaklarımı da sokacakmışım gibi.

    Bir daha kalkıp yarrağıma oturduğunda, Romel’i kucakladığım gibi koltuğa domalttım. Artık insiyatif bende idi. Romel iki eliyle kalçalarını ayırıyor, ben de Romel’i omuzlarından tutarak, sıkıca kendime çekip götünü sikiyordum. Kadınları götten sikerken yarım saat – bir saat sürerdi, ama Romel’in götünü 15 dakika anca siktim ve gelmek üzereydim. Romel, hızlanmamdan ve daha sert sokup çıkarmamdan geleceğimi hissetmiş olmalı ki, “Ağzıma boşal.” dedi ve altımdan kurtulup, yarrağımı ağzına aldı, emmeye başladı. Birkaç saniye sonra Romel’in ağzına patladım. Romel menilerimi yuttu ve iliğimi kurutana kadar yarrağımı emmeye devam etti.

    Romel’in ağzında küçülen yarrağımı çektiğimde dizlerim titriyordu. Kendimi koltuğa zor attım. O anda salon kapısında duran kızım Viki ile göz göze geldik. Viki, ben dönmeyince merak etmiş ve bana bakmaya banyoya giderken, salonda abisini nasıl siktiğimi baştan sonuna kadar izlemiş. Viki çırılçıplak halde yanıma gelip oturunca, bu sefer şaşırma sırası Romel’deydi. Fakat kızkardeşinin de benimle sikiştiğini anlaması çok sürmedi, “Ne olacak şimdi?” diye sordu bana. “Ne olacağı var mı daha?” dedim. Üçümüz birlikte duş alıp yatak odasına gittik. Birini sağıma aldım, birini soluma, sabaha kadar değişik pozisyonlarda, hem üvey kızımı, hem de üvey oğlumu siktim!

    Sikişmelerimiz halen devam ediyor. Karımın bu olaylardan henüz haberi yok 🙂

    porno hikayesi sec hikayeleri sekshikayeleri seksi hikayeler sex hikayeler
  • Amcamın Karısını Abim Sikiyordu – Ensest Hikayeler

    Amcamın Karısını Abim Sikiyordu – Ensest Hikayeler

    Slm, ben Adana’dan Metin, 27 yaşındayım. Amcamın karısı yengemle ilgili bu anlatacağım hikaye 3 yıl önce başladı. Ben o zamanlar Üniversitede okuyordum. Hikayemin kahramanı başında da belirtiğim gibi yengem, yani amcamın karsı. Yengem 41 yaşında, oğulları hemen hemen bizimle yaşıt. Yengem yaşına rağmen çok güzeldir, hem de aşırı güzeldir. Her girdiği ortamda dikkat çekecek kadar güzeldir. Ayrıca kapalı, türbanlı. Yani sözde muhafazakar bir aileyiz.

    O zamanlar ben abimle yengemi sürekli tartışırken görüyordum. (Abim benden sadece 2 yaş büyük). Ben bu tartışmalara bir anlam veremiyordum. Ama yengeme de güvenmiyordum. Sonuçta ben birkaç kez falsolu hareketini görmüştüm, hemde halamın kocası ile, baya bir samimi şekilde görmüştüm.

    Bir gün arkadaşımın arabasıyla komşu ilden Adana’ya geliyorduk. Yol uzun diye, canım sıkılmasın diye, yengeme mesaj attım. Numaramı yeni değiştirdiğim için yengemin yeni numaramdan haberi yoktu. Yengemle aram iyi sayılırdı, yani rahat konuşurdum. O gün de, “Aşkitom ne yapıyorsun?” diye mesaj attım. Yengemden gelen mesaj çok ilginçti, “Murat sen misin?” yazıyordu. (Murat benim abim!). Ben de şaşkınlıkla bozuntuya vermeden, “Evet benim!” yazdım. Olay orada koptu!

    Murat abim de Hatay’da Üniversite okuyordu. Yengem hemen bir mesaj daha attı, “Seni çok özledim canım!” diye. Ben şoka girmiştim. Ama bozuntuya vermedim, amacım uzun zamandır düşündüğüm şeyin gerçek olup olmadığını ispatlamaktı. “Ben de seni özledim güzelim!” yazdım. Tabii yengem mesaj atanı abim Murat sanıyordu. “En çok neremi özledin?” diye yazan yengeme, “Memelerini!” yazdım. Yengem, “Aşk olsun Murat, amcığımı özlemedin mi? Hani siktiğin en güzel amcık benimkiydi?” diye yazdı. Sonraki mesajlarda yengemin abimle sikişmeleri artık iyice ortaya serilince, ben dayanamadım ve yengemi arayıp rezil ettim. Yengem ağlıyordu, hemen inkar etmeye kalktı. Ben de, “Mesajların telefonumda ispat olarak duruyor!” deyince baya bir korktu, ses tonundan da anladım zaten. Ben o sinirle telefonu kapadım ve olayları aileme anlatıp anlatmamakta kararsız kaldım. Ama anlatırsam ortalık kan gölüne dönerdi ve biz de zarar görürdük. Sonuçta olayın diğer kahramanı abimdi. Ben abimi sevdiğimden değil, aslında anneme olan düşkünlüğüm yüzünden ses edemezdim.

    Akşama doğru yengem beni aradı, “Ben işteyim, birazdan çıkacağım, marketin oraya gel de yüz yüze konuşalım!” dedi. Dediği marketin önüne gittim. 5-6 dakika sonra yengem de geldi. Hemen ağlamaklı bir ifadeyle herşeyi inkar etmeye başladı. Ama ben yengemi fazla konuşturmadım, çünkü daha önceden de yengemin falsosunu görmüştüm, o yüzden sustu, suçunu da biliyordu. Sonra bana sus payı vermek istedi, “Kurban olurum kimseye anlatma, ne istersen yaparım!” gibisinden. Ama ben hiçbir şey istemedim, sadece, “Bak yenge, birdaha yaparsan seni tüm aileye ifşa ederim!” dedim. Yengem, “Tamam!” dedi. Ordan ayrıldım…

    Ama daha yengemin o sözünün üzerinden iki gün geçmemişti ki, nenemin odasından sesler duydum. Merakımdan kapının anahtar deliğinden içeriye baktığımda, yine abim yengemi bağırta bağırta sikiyordu. O an ölmek istedim, bilmiyorum sinirden mi, kıskançlıktan mı. Hemen ordan uzaklaştım ve yengeme mesaj attım, “Çabuk gel bekliyorum!” diye. Yengem yarım saat sonra geldi. Yüzü kızarmıştı. Ben öfkemden kendimi tutamadım, bağırdım ona, “Oruspusun sen, fahişenin önde gidenisin! Abim senin oğlun sayılır, utanmıyor musun kendinden 20 yaş küçük biriyle sikişiyorsun!” dedim. Yengem yine ağlamaya başladı. Ben artık yer miyim yengemin Timsah gözyaşlarını, “Ben sana gösteririm orospu!” dedim ayrıldım ordan.

    Ertesi gün arkadaştan arabayı aldım. Sonra gittim yengemi aldım, konuşacağız diye, ormanlık bir yere götürdüm. Tabii ormana girdiğimizde yengem kendisini orda öldüreceğimden korktu ve ağlamaya başladı. Bir sigara yaktım ve ne yapmalıyım die düşünmeye başladım. Susarsam, içimde biriktirirsem kafayı yiyecektim. Sinirle, “Ne yapayım ben şimdi seni orospu?” dedim. Yengem de, “Tamam, benim bu yaptığım hata. Ama istersen seninle de yaparım ve olayı kapatırız!” dedi. Orospu resmen bana sikişme teklif ediyordu. Aslında güzel de fikirdi. Düşündüm, önce kabul etmek istemedim, ama dediğim gibi yengem uzun boylu, iri yapılı, dik göğüslü ve çok sexy bir kadındı…

    Çekimser kaldığımı görünce, hemen orospuluğunu sergiledi ve başladı beni tahrik etmeye. Gözlermin içine bakarak, elini bacağıma koydu ve “Ben oruspuyum, senin orospun olmak istiyorum, beni sikmeni istiyorum!” dedi ve birden elimi alıp amcığına götürdü, “Baksana amım böyle senin için yanarken, beni sikmeycecek misin?” dedi. Ne yalan söyleyim, sonuçta ben de erkeğim, hemen sikim çadırırı kurdu. Yengem olacak oruspu da kalkan sikimi görünce, muzipçe gülerek elini attı sikime ve “Bak bu da beni sikmek istiyor, hadi inat etme artık, sik beni! Amım yanıyor, hadi erkeğim, hadi sikicim! Yarağına kurban olurum! Sikmeyecek misin yengeni?” dedi ve pantolonumun üstünden sikimi sıvazlamaya başladı…

    Tahmin edeceğiniz gibi ben fazla dayanamadım, arabadan indik, bir ağacın altına ceketimi serip oturduk ve yengem beni öpmeye başladı. Tabii ben olayın şoku ve heyecanı, aynı zamanda da (amcama karşı hissettiğim) suçluluk duygusuyla, yengeme hiç karşılık vermiyordum. Ama yengem olacak o oruspu işini öyle iyi yapıyordu ki, resmen deli oldum ve artık karşılık vermeye başladım. Önce dudaklarına yapıştım ve uzun uzun öpüştük. Dilimle yengemi bitirecektim, yengem benim ilk başta karşılık vermememi bilgisizliğimden sanıyordu, ama bilmediği birşey vardı, ben onun yaşı kadar karı siktim. Amacım bu oruspuya güzel bir ders vermekti, yengemi yalvartarak, bağırtarak sikmekti. Zaten öyle de oldu! Öpüşmemi bitirmeden yengemi yavaşça soyuyordum. Üzerinde tek başörtüsü, sütyeni ve külotu kalmıştı. İnanın ki başörtüsü sekse ayrı bir heycan katıyordu…

    Öperek, boynundan emerek, aşağılara doğru indim. Sütyenini çıkardım ve o büyük memelerini öpmeye, yalamaya, dilimle uçlarında daireler çizmeye başladım. Tabii yengem olacak orospu şaşırdı, beni bilgisiz sanıyordu ya, şaştı kaldı. Neyse, dilimle göbek deliğinden yavaşça aşağılara, külotuna doğru indim. Külotunu çıkardım, dilimi amcığına bir defa vurdum, hafif inledi. Ben de yalvartmak için dilimi geri çekip tekrar göbeğine doğru yöneldim. Yengem eli ile kafamı aşağılara, amına doğru götürmek istedi. Ben de sinirlenip, “Rahat dur, işime karışma orospu!” diyerek, yengemin ellerini kemerimle bağladım. Tekrar göbeğinden yalayarak amcığına geldim ve yine bir dil darbesi attıktan sonra tekrar başa. Ama bu defa göğüs aralarına dilimi yanaştırdığımda, yengemin gözlerindeki o azgınlığı gördüm. Bu beni baya bir cezbetti. Tekrar aşağı indim ve bu defa amının iç yanaklarını yaladım. Yengem zevkten inlerken dudaklarını ısırıyordu…

    Dilimi çok iyi kullanırım, benim silahım dilimdir. Dilimle yengemin amcığına ufaktan masaj yaparak uyarıyordum onu. Ama ne yalan söyleyim, yengemin amı da o kadar güzel duruyordu ki, bir an önce sikmemek için kendimi zor tutuyordum. En sonunda klitorisini yakaladım ve somurmaya, içime çekmeye başladım ve hemen bıraktım. Yengem resmen deli olmuştu, kendini sağa sola vuryor, saçlarını savuruyordu. Resmen yalvarmaya başladı, “Hadii, yarağını soookkk!” diye. Zaten amacım da oruspunun yalvarmasıydı, onun sözlerine kulak asmıyor, yalamaya devam ediyordum. Bu defa dilimle göt deliğine masaj yapıyordum. Yengem resmen altımda eriyordu…

    Yengemin göt deliğini de bir süre yaladıktan sonra, ben de pantolonumu çıkardım. Donumdan yarrağımı çıkardığımda, yengemin gözleri faltaşı gibi açıldı. Yalan yok, yarrağım fazla uzun değil, ama aşırı kalın. Yengem hemen, “Ooofff, bu ne böyle Kenan? Sulak yerde mi büyüttün bunu?” dedi. Ama ben ona hiç yüz vermiyordum, “Kes sesini kahpe, girince anlarsın nerde büyüttüğümü!” deyip, yarrağımın başıyla amcığına fırça atmaya başladım. Yavaş yavaş darbelerimle yengemi çıldırtıyordum. Yengem birden kendini öne doğru itmeye çalştı, amacı yarrağımı içine almak, ama ben hemen kendimi geri çektim. Bu hareketim yengemi sinirlendirmişti, bana küfretmeye başladı, “Lan kahpe analı, sikseneee!” diye. Ben hemen amcığına sertçe bir tokat attım. Sustu, küfür etmeyi bıraktı…

    Anneme küfür etmek neymiş gösterecektim orospuya, bir daha baştan yalamak geldi içimden, amacım altımdaki kahpeyi sinir edip çıldırtmaktı. Gögüs uçlarını bu defa yalamıyor, dişliyordum. Aşağı inip amının dudaklarını ve klitorisini dişliyordum. Yengem resmen altımda daha sikmeden orgazm olmaya başladı. İçimden artık bu kadar yeter diyerek, yengemi sağ kolunun üzerine yatırıp, ben de arkasından amcığına girebilecekk şekilde, yarrağımı amcığına hizaladım. Yengem elini arkaya attı, yarrağımı kendi eliyle yerleştirmek için, ama ben izin vermedim, elini tutup ittim. Yarrağımın başını amcığına dayadım, hafif yüklendim. Sadece kafasını soktum bekledim. Yengem çıldırdı, hepsini sokmam için bana yanaştı, ama ben yine uzaklaştım. Yengem yalvarmaya başladı, “Yalvarırım Kenan sookkk, hepsini istiyorum, kökünee kadar sok o kalın yarrağını!” diye.

    Ama ben dinlemiyordum, sadece yarrağımın başını sokup çıkarıyordum, hafif bir ritm tutmuştum. İki elimle de sadece bir omzunu tutuyordum, rahatça girip çıkmak için. Gerçi fazla sokmuyordum, oruspuyu yalvartmak için, ama yarrağımın kafası bile oruspuyu tahrik etmeye yetiyordu. Sikimin başı yavaş yavaş karıncalanmaya başlayınca, en sonunda son bir hamle ile amcığının derinliklerine öyle bir daldım ki, yengem, “İşte buuuu!” diye bağırdı. “Kenan sen harikasın, bilseydim abinle değil senle sikişirdimm hep! Offff, ahhhhh, kökle erkeğim, kökle sikicimmm, daha derine, offff!” diye inlemeyee başladı. Tabii ellerimi bir omzuna kenetlemişim ki, otomatik tüfek gibi amcığına pompalıyordum. Yengem ise kendini koyvermiş, tüm orospuluklarını sergilercesine, “Ben senin oruspunumm, sikicimm harikasınn, sikk beni erkeğimm, uçuurr beni, offf, ölüyorumm kalın yarrağına, bağırtt beni, hadii, hadii!” diye inliyordu…

    Yengem öyle inledikçe, ben yarrağımı başına kadar çıkarıp, tekrar köküne kadar bir hamlede sokuyordum. Böyle sikmem oruspunun çok hoşuna gitmiş olacak ki, sarsılarak titreyerek orgazm olmaya başladı. Ben hemen pozisyonu değiştim, bacaklarını birleştirdim ki, amcığı dar olsun, yengemi bağırtayım diye. Ama altımdaki kaşarlanmış oruspunun meğer acı çekmek hoşuna gidiyormuş. Ben yengemin o darlaşan amcığına kökledkçe, o peş peşe orgazm oluyordu. Ben de artık dayanamıyordum, boşalmak üzereydim. Yengem bunu anlamıştı tabii, hemen amının kaslarıyla sikimi içinde sıkarak, “Yalvarırırm Kenan, içime boşall!” dedi. Ben de çıkamadım zaten ve amının içine boşaldım…

    Doymak bilmeyen oruspu yengem hemen döndü, yarrağımı yalamaya başladı. Belli ki, yarağımın sönmesini istemiyordu. Zaten benimki de yeniden diklendi hemen. Yengem amcığını sikime yanaşıtrdı. (Ama ben niyeti bozmuştum, çünkü bu oruspu zevkten inledi, amacım yengemi acıdan bağırtmaktı, ama amcığından bağırtmam imkansızdı, yengemin o amcığınaa ne tür yarraklar girmişse laçkalaşmış iyice, acı çekmiyordu ve acı çekmeyi hak ediyordu!). Ben sikimi amından çekip göt deliğine yanaştırdım. Yengem niyetimi anladı ve yapmamam için yalvarmaya başladı. Ama ben niyeti bozmuştum, zaten yalvarışları beni daha çok tahrik ediyordu. Yengem, “Bak Kenan, amcığım senin, dilediğin gibi sik, fakat götüme girme, amcan anlar bak, lütfen!” dedi. Ama ben o anda amcamı falan düşünecek halde değildim. Yarrağımı kuru kuru göt deliğine yanaştırdım…

    Yengem baktı götünü sikmeyi kafaya koymuşum, “Ne olur bari başka gün sik, hem yağlayıp sikersin, lütfen!” dedi. “Hayır, senin bu koca götünü şimdi sikecemmm!” dedim ve yüklendim. Sadece kafası girmişti ki, yengem nara atmaya başladı, “Kahpe analı, çıkar lan, çıkar oruspunun oğlu!” diye bağırdı. Ben bu söyledikleri üzerine yarrağımı köküne kadar bir hamlede soktum götüne. Pompalamak için yarrağımı çektiğimde, yarrağım kan içinde kalmıştı. Yengem nasıl bağırıyor ama, nasıl küfürler ediyor, “Orospu çocuğuuu! Yırttın lan götümü! Anası sikişmişin piçi! Sokma götüme, amıma sok!” diye. O küfür ettikçe ben götüne sert sert pompalıyordum…

    10-15 dakika götüne pompaladıktan sonra yorgunluktan dizlerim titremeye başladı ve pompalamam yavaşladı. Fahişe yengemin ise götü yarağıma alışmış ve götünden de zevk almaya başlamış olacak ki, “Lan dümbük, hızlı köklesene! Hepsi bu mu? Götümü sikmek için geberiyordun, ne oldu? Al sana göt işte! Erkek gibi siksene götümü ibne! Sen de sikiciyim diye geçiniyon ya lann! Köklesenee, doldur götümü! Hadi, hadi bekliyorum!” dedi. Bu laflarına erkeklik gururum incinmişti, son dermanımı toplayıp, yarrağımı tekrar çıkardım başına kadar ve aniden sertçe bir kökledim götüne. Yengem bağırdı, “İşte bu! İşte buuu! Harikasın kocacığım, erkeğim, sikicim, işte böyle sik yengenin götünü!” die inlemeye başladı…

    O pozisyonda böğrüm ağrımıştı, yengemi domalttım, bir elimle bir göğsünü tutmuşum, bir elimle de belini tutmuşum, olanca gücümle götüne girip çıkıyorum. Yengem altımda kahpe karılar gibi inliyordu, “Iıııhhhh, mmmmmm, offfffff, süper bu yaa, bu kalın yarrağın beni deli etti, bitirdin beni, boşal artık sikicim, doldur götümü döllerinle erkeğim!” diye. Ben daha fazla dayanamadım ve yengemin götüne kilitlenip boşaldım. Sonra sikimi çıkardım götünden, uzattım ağzına, “Yala lan orospu! Temizle!” dedim. Var ya orospu yengem nasıl yalıyor götünden çıkan yarrağı. Yemin ederim kerhanedeki orospulara yaptıramadım bunu…

    Sonra giyindik ve birer sigara içtik ve biraz konuştuk. Yengem, “Söz, abinle birdaha olmayacak, sen ondan daha güzel sikişiyorsun, bu am da göt te artık senin, beni hep sen sikeceksin, sikicim benim!” dedi. Eve döndüğümüzde, bana çıkardı para verdi. “Bu ne?” dedim. “Artık sen benim Jigolomsun, nezaman istersem gelip, beni bugün siktiğin gibi sikeceksin!” dedi. Ben de keyifle kabul ettim :))

    sexhikayeleri sexs hikaye sexs hikayeleri sikiş hikayeleri yaşanmış sex hikayeleri
  • Kuzenimi Sikerken Yengem Yakaladı

    Kuzenimi Sikerken Yengem Yakaladı

    Sıradan bir Cumartesi günüydü, salonda TV izliyordum. Öğleye doğru amcamın kızı Zeynep geldi, annemin evde olup olmadığını sordu. Ben de evde olmadığını, ne zaman geleceğini bilmediğimi söyledim. Annem son zamanlarda Cumartesileri babamla birlikte balığa gidiyordu. Zeynep de, “Tamam o zaman beklerim!” dedi, girdi salona. Aradan 5 dakika falan geçti, Zeynep bana durup dururken, “Senden akıyor mu?” diye bir soru sordu. Ben anlamadım ne demek istediğini, “Ne akıyor mu?” dedim. Gülerek, “Sikinden döl akıyor mu?” dedi. Şaşırmıştım, birkaç saniye duraksadım, sonra bu konulara acemi olmadığını düşündüm ve “Evet akıyor, niye sordun ki?” dedim. “Hiiiççç!” diye bir cevap verdi.

    Sonra bana çok tipsiz olduğumu, kendime bakmadığımı falan söyledi. Gittikçe çirkefleşiyordu, erkekliğimden şüphelendiğini, ibne olduğumu söyledi. Ben de sinirlendim ve “Bak sikecem şimdi, defol git başımdan orospu!” dedim ve daha cümlemi bitirir bitirmez geldi eşofmanıma yapıştı, “Hadi o zaman sik beni!” dedi ve eşofmanımı asılarak aşağı indirdi. Ben hem sinirden, hemde heyecandan titriyordum. Zeynep, “Bakalım sikin kalkıyor mu?” deyip sikimi donumdan çıkardı, eline aldı ve okşamaya başladı. Tabii sikim anında kalkmıştı. Ben heyecandan ne yapacağımı bilmez halde donup kaldım. Daha sonra ağzına götürdü, yalamaya, emmeye başladı. Ben halen titriyor, sık sık nefes alıyordum. O yalamaya devam ediyor ve bana zevk alıp almadığımı soruyordu. Bense heyecandan ve zevkten cevap bile veremiyordum, ki bir anda volkan gibi ağzına patladım…

    Zeynep ise hiçbir tepki vermeden hepsini yuttu ve yalamaya devam etti. Benim yarak inmemişti, yaklaşık 5 dakika kadar yalamaya devam etti. Bu arda ben de kendime geldim ve vahşi bir hayvan gibi Zeynebin tişörtünü çıkarttım, ardında da sütyenini çıkardım ve memelerini yalamaya başladım. Zeynep inlemeye başladı. Daha sonra yatırdım, şortunu çıkardım, sonra da külodunu. Kıldan neredeyse amı görünmüyordu, fakat vıcık vıcık amından sular akıyordu. Ben hiç yalamadan falan, tam sikimi amına sokacaktım ki, “Hayır, orası olmaz, bakireyim!” dedi. Ben birkaç saniye düşündükten sonra ona hak verdim. Sonuçta ikimiz de henüz 17 yaşında idik ve başımızın yanmasını istemezdik…

    Hemen Zeynebin arkasına geçtim ve ona götünü sikeceğimi söyledim. Gayet relax bir şekilde, “Siikkk!” dedi ve iyice domalarak götünü kaldırdı. Götünün deliğini ve sikimi güzelce tükürükledim ve yavaşca götüne yerleştirip sikmeye başladım. Zorlukla girmiştim ve Zeynep çok bağırıyordu. Hemen ağzını kapattım, çünkü yan dairede öbür yengemler (dayımlar) oturuyordu, duyabilirler diye korkuyordum. Ben 5 dakikadır hafif hafif Zeynebin götüne gidip geliyordum. Elimle ağzını kapamama rağmen elimi ısırıp yine bağırıyordu…

    Ve sonunda korktuğum başıma geldi, kapı bir anda açıldı ve dayımın karısı olan yengem içeri girdi. Aile apartmanı olduğundan kapı kilitleme huyumuz yoktu. Toparlanmaya bile fırsatımız olmadan yengem o halde bizi gördü. Ben korku ve panikle götünden çıkınca Zeynep hemen yerden kıyafetlerini alıp amının üzerine koydu, ben de elimle sikimi kapatmaya çalıştım. Yengem şaşkınlıkla öylece bakıyordu bize. Ama biz çok korkmuştuk ve yengeme, “Ne olur kimseye söyleme!” diye yalvarmaya başladık.

    Yengem güldü ve “Hepimiz genç olduk, olur böyle şeyler!” dedi. Biz daha da şaşırmıştık, Zeyneple birbirimize baktık. Yengem yanımıza iyice yaklaştı ve Zeynebe bakire olup olmadığını sordu. O da bakire olduğunu söyledi. Bunun üzerine yengem bana, “Sakın kızın amına yerleşme!” dedi. Ben de, “Tamam yenge!” dedim. Yengem zorla elimi sikimden çektirince, “Yenge ne yapıyorsun?” dedim. Yengem, “Şşşşşttt!” deyip Zeynebi üzerime çıkardı ve sikimi tutup Zeynebin götüne soktu. Ama Zeynep nasıl bağırıyordu. Yengem sinirlendi ve Zeynebi üzerimden attı, “Madem acıya katlanamıyorsun, ne diye sikişmeye kalkışıyorsun orospu!” diyerek azarladı. Sonra da bana, “Anlaşılan iş bana düştü!” dedi ve sırtüstü yatarak eteğini kaldırdı, külodunu yana çekerek amına yerleşmemi istedi.

    Ben durur muyum, hemen yengemin bacak arasına yanaştım ve amına sokup, girip çıkmaya başladım. Ben yengemi sikerken, yengem, “Bas aslanım, iyi bas yengene!” diyordu. Yengemin amına gidip gelmelerim yaklaşık 10 dakika sürdü ve benim aletin başı artık iyice şişti. Gelmek üzereydim. Yengem de bunu anladı ve “Sakın içime boşalma!” dedi. Hemen sikimi amından çıkarttım ve bir volkan gibi patladım. Döllerim taa suratına kadar fışkırmış, yengemin yüzü dölden görünmüyordu…

    Yengem yüzünü yıkadı geldi. Zeyneple birlikte evden çıkarlarken, yengem kulağıma, “Haftaya Cumartesi adam gibi sikişelim, ama yalnız ikimiz, bu salağı çağırma!” dedi. Cumartesiyi sabırsızlıkla bekliyorum :)

    ensest sex erotik hikaye porno hikayeler porno sex hikaye resimli sex seks hikaye
  • Arkadaşın Babası Götümden Sikti – Sex Hikayeleri

    Arkadaşın Babası Götümden Sikti – Sex Hikayeleri

    Sex Hikayeleri

    Ben Banu, 1.80 boyunda, esmer, kendince güzel sayılacak, etrafımdakilerin söylediklerine göre manken gibi bir kızım. Ben, Tekirdağ’ın deniz kenarına yakın bir sitede çalışan, 10 sene önce buraya çalışmak için gelmiş bir ailenin ortanca kızıyım. Ailem köy kökenli tutucu bir aile olduğu için, buralardaki kızlara göre daha kısıtlı gezer, giyinirdim. Babam sitenin kalorifer işi gibi teknik işleriyle ilgilenir, annem ise ev işlerine gider. Ablam 23 yaşında ve evli. Bir de bu sene Üniversiteyi kazanıp giden erkek kardeşim var. Burdaki seks hikayelerini okumaya başlamam, İstanbul’dan tatile gelen, çok iyi anlaştığım kız arkadaşım Ebru’nun tavsiyesi ve ısrarıyla oldu.

    Ben liseyi bitirince okumamıştım. Evde kalıp anneme ve babama yardım ediyordum. Yazın Ebru tatile gelir, Tekirdağ’da okullar açılıncaya kadar kalıp, daha sonra İstanbul’a dönerdi. Ebru, ailesinin durumu çok iyi olduğundan ve evin biricik kızı olduğundan çok rahat davranan biriydi. Sadece yazları görüşsek te, Ebru benim çok iyi anlaştığım tek arkadaşımdı. Bu yazın da yine geldi. Ebru’yla olunca, ailem benim gezmeye ve denize gitmeme daha rahat izin verirdi. Deniz kenarında yaşamamıza rağmen pek denize girdiğim yoktu, sadece ablam bize geldiğinde ailece gidersek, yada Ebru ile babası babamdan izin aldığında gidiyordum.

    Yine yazın sonuydu. Ebru, ailesinin geri döneceğini, ama kendisinin bir 10 gün daha (okullar açılıncaya kadar) kalacağını söyledi. Haftasonu bir akrabasının yazlığına Cumadan gidip Pazartesi döneceklerini, benim de gelmemi istedi. Ben de ailemin izin vermeyeceğini, sadece babasının babamdan izin alırsa gelebileceğimi söyledim. Ebru da babasından rica etti. Ebru’nun babası (Mustafa abi) 45 yaşında, atletik, uzun boylu ve karizmatik biriydi. Babamla da araları iyi olduğundan, babama ısrarı sonucu bana izin aldı. Cuma sabahı, ben, Ebru, Mustafa abi ve eşi Gülçin teyze ile, kalacağımız akrabalarının yanına gittik. Gittiğimiz yazlık Ebru’nun teyzenin yazlığıydı. Ebru’nun teyzesi, eniştesi ve oğlu Kaan bizi sıcak bir şekilde karşıladılar ve yazlığa yerleştik.

    Öğle yemeğimizi yedikten sonra denize gitmeye hazırlanırken İstanbul’dan bir telefon geldi. Ebru’nun anneannesi rahatsızlanmış, hastaneye kaldırmışlar. Bu haber üzerine tüm aile tatili kesip İstanbul’a dönecekken, Ebru’nun annesi eşine, “Mustafa sen çocuklarla kal, biz eniştem ve ablamla gider gerekeni yaparız.” dedi. Diğerleri de onayladı. Dolayısıyla ben, Ebru, teyzesinin oğlu Kaan ve Ebru’nun babası Mustafa abi kaldık. Onları yolcu ettikten sonra biz de zaten deniz hazırlığımızı yapmıştık, denize gittik…

    Ebru, Kaan ve ben denize girerken, Mustafa abi deniz kenarında güneşleniyordu. Deniz içinde Ebru ile Kaan bir hayli birbiriyle şakalaşıp el kol harektleri yapıyorlardı. Bense biraz tutuk ve çekingendim, onların biraz uzağında yüzüyordum. Bir ara dikkatimi çeken ilginç birşey oldu, Kaan Ebru’nun göğüs ve kalçalarını elliyor, Ebru ise Kaan’a babasının görebileceğini, rahat durmasını söylüyordu. Bir hayli geçmişti ki ben sıkılmış kenara çıkmıştım. Mustafa abinin yanına selam verip uzandım. Mustafa abi mayo ileydi ve önündeki kabartı çok belli oluyordu, biran oraya gözüm takılmıştı. Mustafa abi gülerek, “Hayırdır Banu durgunsun, neden yüzmüyorsun?” dedi. Ben sadece, “Şeyy… ben denize girmeyi pek sevmem, sizin hatrınız için geldim.” dedim. Mustafa abi, “Sağol, bizi kırmadığın için teşekkür ederim.” dedi…

    Neler yaptığımı, nasıl zaman geçirdiğimi sormaya başlamıştı ki, konu döndü dolaştı, erkek arkadaşım olup almadığına geldi. Bugüne kadar sadece Lisede bir kez olduğunu, bir de bizim sitede çalışan birinin sürekli benle arkadaş olmak istediğini, ama babamdan korktuğum için bunu kabul etmediğimi anlattım. O sırada yanımıza Ebru ve Kaan geldi, büfeye gidip birşeyler alacaklarını söyleyip izin istediler. Babası da izin verdi, bize de dondurma ve su almalarını istedi. Onlar gittiler, biz halen oturuyor, sohbet ediyorduk. Akşam üzeri olmuştu sahilde çok kimse de kalmamıştı. Bir ara ben, “Mustafa abi ben de gidip Ebru’ya bakayım.” dedim. “Tabiki!” dedi…

    Ben büfeye giderken elbise değişim kabinlerinin arkasında öpüşen kişileri fark ettim. Biraz daha yaklaşınca bunların Ebru ile Kaan olduğunu gördüm, adeta kendilerinden geçmişlerdi, birbirlerini yiyecekmiş gibi dudakları yapışmış, Kaan Ebru’nun kalçalarını okşuyordu. Şok olmuştum. Gerçi Ebru’yu erkeklerle bu şekilde ilk görüşüm değildi. Ebru çok rahat bir kızdı ve onun için böyle işler normaldi. Ama bu başkaydı, Kaan teyzesinin oğluydu. Bir süre onları izledim, onlar beni farketmemişti. Biraz daha yiyişip toparlandılar, yola çıkıp büfeye gideceklerken, ben arkalarından seslendim. Bana bir arkadaşlarını gördüklerini, biraz onunla sohbet ettiklerini, daha büfeye yeni gideceklerini söylediler. Ebru, istersem benim de büfeye gelebileceğimi söyledi. Ama ben babasının yanına döneceğimi söyleyip, geri döndüm. Onlara maydonoz olmak istemiyordum…

    Ben tam babasının yanına vardığımda, babası yazlığa dönüp şirket ile bir işi olduğunu, onu internetten halledeceğini, istersem benim Ebru’ları bekleyip onlarla dönebileceğimi söyledi. Ben de yazlığa dönmek istediğimi, sıkıldığımı söyledim. “Tabi, gel!” dedi. Ebru’yu da arayıp, bizim yazlığa döneceğimizi, kendilerinin de işleri bitince yazlığa gelmelerini söyledi…

    Yazlığa gittik. Mustafa abi bilgisayarın başına geçti. Ben de banyoya girip bir duş almayı geçiriyordum aklımdam. Odama girip havlumu bırakıp, duştan sonra üzerime giyeceğim elbiselerimi hazırladıktan sonra üzerimdeki mayo ile banyonun yolunu tuttum. Mustafa abiyi bilgisayarın başında zannederek üzerimdeki mayonun askılarını indirip banyoya girdiğimde şok olmuştum. Mustafa abi çırılçıplak banyodaydı ve duşa girmek üzereydi. Plajda mayosuyla gördüğüm kabarık önü, bu defa herşeyiyle karşımdaydı. Ben şaşkınlıkla kocaman yarağına bakarken, o da elimle kapatmaya çalıştığım göğüslerime bakıyordu. Şaşkınlığım geçtikten sonra, “Şeyy, ben sizi bilgisayarın başında sanmıştım, özür dilerim…” derken, Mustafa abi yanıma yaklaştı ve çok güzel olduğumu, gelmemi istedi. Donup kalmıştım adeta. İlk kez böyle birşeyle karşı karşıyaydım. Daha önce çevremde sadece Ebru’yu erkeklerle ve bir kez de ablamı eniştemle sevişirken gören ben, ilkkez canlı yarak görüyordum…

    Ellerim halen göğüslerimdeydi. Mustafa abi istersem dokunabileceğimi söyledi. Ben ise halen kendime gelememiştim ve o şaşkınlıkla, “Şeyy, ilk ilk kez görüyorum…” dedim. Mustafa abi dudaklarıma yapıştı ve öpmeye başladı. Bugün gördüklerimin tesiriyle karşılık bile veremedim. Üstelik çok hoşuma gitmişti, ilk kez bir erkek tarafından öpülüyordum. Mustafa abi beni kendine çekti, rahat olmamı, beni çok güzel bulduğunu, beni istediğini söylerken, halen beni öpüyor, elleri ile göğüslerimi kalçalarımı sıkıyordu. Ben ise birşey yapamıyor, karşılık dahi vermiyordum, ama hoşuma gidiyordu. Beni iyice saran Mustafa abi üzerimdeki mayoyu aşağı çekerek beni çıplak bıraktı, elimden tutarak elimi yarağına götürdü. Yarağı büyük ve kalındı. Nedense o an aklıma seks hikayelerinde okuduğum kalın yaraklar geldi…

    Yarağı elimdeydi, okşamamı istedi, ben ise sadece avuçladım. O ileri geri yapıp, kalçalarımı ve amımı okşuyor, göğüslerimi sıkıp, dudaklarımı öpüyor, beni iyice zevk sarhoşu yapıyordu. Okadar zevk almaya başladım ki, amımın sulandığını hissettim. Ben de karşılık vererek, elimdeki yarağını sıkıp, dudaklarına yapıştım. Acemice öpüşmem onun daha hoşuna gitmişti. Beni tekrar sarıp, boynumu yalıyor, göğüslerimi ısırıyordu. Beni omuzlarımdan aşağı ittirerek önünde diz çökmemi sağladı, “Yala!” dedi. Ben ise daha önnce hiç yapmadığımı, nasıl olduğunu bilmediğimi söyledim. Yarağını ağzıma götürmek istedi, ama ben ağzımı kaçırınca, beni ayağa kaldırdı, kendisi önümde diz çökerek amıma yumuldu. Amımı çok hızlı yalıyor, adeta beni çıldırtıyordu. Bu arada parmakları ile de götümün deliğini zorluyordu…

    Ben artık iyice kendimden geçmiştim. Hayatımda ilk kez, üstelik babam yaşında biri ile sevişiyordum. Mustafa abi çok iyi sevişiyordu, fakat götüme soktuğu parmağı canımı acıtıyordu. Biran, “Ayyy!” diyerek irkildim. “Ne oldu, canın mı yandı aşkım?” diyerek kibarca sordu. “Mustafa abi ben ilk kez böyle birşey yaşıyorum, bence bu yaptığımız çok yanlış!” diye itiraz etmek istedim. Ama o, “Bana abi deme, aşkım de! Herşeyin bir ilki vardır, merak etme güzel olacak!” diyerek yine beni önünde diz çökertti. Yarağını ağzıma vermek istiyordu, ama ben alamıyordum, kalındı ağzıma girmiyordu. “Öp onu, yala!” dedi. Tam öperek yalamaya başlamıştım ki, saçlarımı çekti. Can acısıyla ağzımı açmam ve o kalın yarağın ağzıma girmesi bir oldu. Ağzım yırtılacak gibi, kusacak gibi oluyordum. Ama Mustafa abi çıkarmama izin vermiyor, başımdan tutarak adeta ağzımdan sikiyordu beni. Ben bu arada birkez daha ıslanmıştım. Mustafa abi de fazla dayanamayıp ağzıma boşalmaya başladı. Çok kötü bir tadı vardı, hemde çok geliyordu. Boğulacak gibi oldum. Zorla çıkarmıştım ki ağzımdan, çıkarmamla lavaboya kusmaya başlamam bir oldu…

    Ben lavobaya dönmüş kusarken, Mustafa abi arkadan kalçalarımı ve amımı yalıyor, parmağını amıma sokuyordu. Ben halen kendime gelememiştim, fakat o anda tek düşündüğüm şey kızlığımdı. Ona bakire olduğumu, kızlığıma zarar vermemesini istedim. Mustafa abi de bunun üzerine amımı parmaklamayı bırakıp, parmağını götüme sokmaya başladı. Canım acıyordu, ama Mustafa abi çok iyi biliyordu işini, bana zevk te veriyordu. Ben önünde domalmış durur halde lavaboda ağzımı yıkarken, o ise parmağını götümde ileri geri yaparak sırtımı yalıyordu. İyice çıldırmıştım ve kendimi daha da ona teslim etmiştim. O da bunu anlayınca yarağını götüme sokmaya çalıştı. Yarağını götümün deliğinde iyice hissettim, fakat kalındı ve girmiyordu. Aslında korkuyordum da, istiyordum da…

    Bana, “Böyle kal!” diyerek, banyo dolabından losyon aldı, bolca yarağına ve götüme sürdü. Ben olacakları beklerken yine yarağını götüme zorladı. Yine girmiyordu. “Kendini rahat bırak, sıkma!” diyerek, lavobayo doğru dahada domalmamı istedi. Dediklerini yaptım, yeniden zorladı. Birden içimde tarif edilemeyecek acı hissetim, beynimde şimşekler çakıyordu. “Çıkarrr!” diye bağırıyordum, fakat kaçamıyordum çünkü kafam lavabonun altındaki duvara dayanmış, Mustafa abi de beni sıkıca kavramıştı. O kocaman yarak götümde yavaş yavaş ilerlerken, ben ise artık acıya dayanamıyordum ve ağlıyordum. Elim ayağım kesilmişti. O ise hala götüme sokmaya devam edip, “Geçti aşkım, girdi, az kaldı!” diyordu. Kasıklarını kalçalarımda hissetiğimde acıdan kendimden geçmiş ve bayılmışım…

    Ayılıp kendime geldiğimde yatak odasındaydık, yüzüstü yatıyordum. Mustafa abi kasıklarımın altına yastık koyup beni domaltmış, arkamda götümü sikiyordu. Bende hal kalmamıştı, o ise sürekli abanıyor, sırtımı ensemi öpüyor, götümü sikmeye devam ediyordu. 15-20 dakikadır sikmesine rağmen boşalmamıştı. Garip tarafı, bu iş bana acının yanında zevk te veriyordu. O zevkle ben de kalçalarımı ona itiyor karşılık veriyordum. Mustafa abi müthiş bir tecrübeyle sikiyordu götümü. O kalın büyük yarağın içimde olduğuna ve götüme nasıl alabildiğime halen inanamıyordum. Her tarafım uyuşmuş ve götümün deliğini hissetmiyordum. Artık bende hal kalmamıştı, “Mustafa abi boşalll!” diye yalvarmaya başladım. İyice hızlanmıştı. Ben zevk ve acıdan yatağı dişliyordum. Sonunda acaip bir hırıltı ile götüme boşaldı…

    Yarağını götümden çıkarıp, yarağını çarşafa sildi. Bana iltifatlar ediyor, “Seni çok seviyorum aşkım, karıcığım!” diyor, omuzlarımı, sırtımı, belimi, götümün yanaklarını öpüyordu. Ben halen o acı ve şaşkınlıkla, şok bir halde yatakta yüzüstü yatıyordum, sesim çıkmıyordu. Derken alt kattan sesler duyuldu, kesin Ebru ile Kaan gelmişlerdi. Mustafa abi mayosunu giyip bilgisayarın başına giderken, ben de dölden sırılsıklam olmuş çarşafı alıp banyoya koştum…

    porno hikaye porno hikayeleri seks hikaye seks hikayeleri sex hikaye
  • Gelinimin Koca Götü – Porno Hikayeleri

    Gelinimin Koca Götü – Porno Hikayeleri

    Bizim oğlanı evlendireli tam bir ay oldu. Sonra da iş bulmak ve çalışmak için İstanbul’a gitti. Oğlan iş ve ev bulana kadar gelin bizim yanımızda kalacaktı. Gelinim daha 21 yaşında, kapalı giyinen, fakat etine dolgun düzgün vücudu ile görülmeye değer, her erkeğin sikmek isteyeceği esmer güzeli bir kız idi. Hele arkadan bakınca, ayak bileklerine kadar uzun eteğinin içinde yürürken bıldır bıldır titreyen o koca götü yok muydu! Zaten bizim oğlana kız istemeye gittiğimizde gelinin o götüne hasta olmuştum ve kızı oğlana isterken sanki kendime istiyormuşum gibi sevinerek istemiştim.

    Oğlan İstanbul’a gideli bir hafta olmuştu ve ben içimdeki canavar hislerimi bir hafta zor zapt ettim. Kolay değil evin içinde böyle güzel götlü taze bir gelin dolaşırken, (kayınbabası da olsa) bir erkeğin rahat durması. Hele bir de ev işleri yaparken, yerleri süpürürken önümde domalmaları falan bana kafayı iyice yediriyordu. Sanki bilerek ve isteyerek öyle hareketler yapıyor gibiydi. Artık çıldırmıştım ve kafama koymuştum, gelinimi sikecektim, hem de o hasretini çektiğim koca götünü sikmek ve götüne boşalmak istiyordum. Günlerden Salı, bizim hanım her Salı komşularla bir yerde toplanırlar ve genelde bizim gelini de götürürdü. Fakat ben bir hasta numarası yaptım ve karım gelini götürmedi. Gelinden evde kalıp bana bakmasını istedi, gelin de niyetimden habersiz bunu kabul etti…

    Karım gittikten sonra aradan yarım saat geçti. Ben koltukta uzanmış hasta numarasına devam ederken, gelin yanıma gelip, “Bir şey ister misin baba?” diye sordu. Ben de şaka mahiyetinde, “Gel yanıma uzan!” dedim. Gelinim çok şaşırmıştı, yüzü kızardı ve ne yapacağını bilemez bir şekilde öylece dondu kaldı. Birkaç saniye sonra şoku atlatıp da kendine gelince, “Mutfakta işim var!” deyip mutfağa kaçtı. Ben de hemen kalktım ve peşinden mutfağa gittim. Geline arkasından yanaştım ve kalkık yarrağımı kalçalarına dayadım, boynunu boğazını okşayarak, “Hadi gel içeri gidelim biraz uzanalım!” dedim. Ben bastırıyorum, “Hadi gel artık!” diye. Gelinim de, “Hayır olmaz! Ayıp ayıp, yaşından başından utan, ben senin kızın sayılırım!” diye kaçmaya çalışıyordu. Artık canavar hislerim tamamen beni tamamen kontrol altına almıştı, gelinimi kolundan tutup sürükleye sürükleye salona götürdüm ve koltuğun üzerine yüz üstü attım…

    Gelin kalkmaya çalışırken ellerini arkadan tuttum ve üzerine çullandım. Gelinim altımda başladı kıvranmaya, “Bırak beni!” diye yalvarıyordu. Bense tamamen azmış ve kudurmuştum, gelini o koca götünden sikmeden bırakmaya içimdeki şeytan izin vermiyordu. Elimin tekiyle eteğini beline topladım ve külodunu aşağı sıyırdım. Sonra başladım gelinin taze götünü okşamaya. Hem okşuyordum hem de parmağımla götünün daracık deliğini benim koca yarrağa hazırlıyordum. Gelinim ağlayarak yalvarıyordu, “Bırak beni!” diye. Gelinime, “Tamam! Sakin ol yavrum! Amına ellemeyeceğim, seni sadece götten istiyorum, götünü bir kere sikeyim, ondan sonra söz bırakacağım!” dedim. Gelinim hüngür hüngür ağlamaya ve kıvranmaya devam ediyordu. Ben de artık götünü okşamayı ve parmaklamayı bıraktım ve yarrağımı dışarı çıkardım. Artık o hasretini çektiğim götün tadına bakmak istiyordum…

    Elimle yarrağımı gelinimin götünün deliğine dayadım. Gelinin götü zaten benim parmaklamamdan biraz alışmıştı, ben de fazla acı çekmemesi için götünün deliğine az tükürdüm ve gelinimin o güzel götüne yavaş yavaş girmeye başladım. Hem gelinime gereksiz yere acı vermek istemediğimden yavaş giriyordum, hemde bu işin sonuna kadar zevkini almak istiyordum. (Benim yarrağım biraz büyüktür ve hatırı sayılır kadar da kalın). Yarısı girmişti ki gelinim başladı bağırmaya, belli ki çok acı çekiyordu. Hemen boşta kalan elimle ağzını kapattım ve götüne girmeye devam ettim. Çok sürmedi yarrağımı köküne kadar gelinimin daracık deliğine sokmuştum. Gelinim yarrağımın verdiği acı ve benim ağırlığım altında kıvranırken, ben başladım pompalamaya. Gelinin daracık göt deliğini sikmek o kadar tat ve zevk veriyordu ki, boşalmamak için zor tutuyordum kendimi…

    Beş dakika yavaş tempoda götünü siktikten sonra gelinim altımda kıvranmayı ve bağırmayı kesmişti, bayılmış gibi bir hali vardı. Ağzını ve ellerini serbest bıraktım, hiçbir hareket yoktu. İki elimle kasıklarından tutup götünü biraz yükselterek tempoyu hızlandırdım. Zaten benim de fazla dayanacak halim kalmamıştı, çok geçmeden büyük bir rahatlamayla gelinim daracık götüne boşalmaya başladım ve üzerine yıkılıverdim.

    Son damlaları da götüne akıttıktan sonra yarağımı götünden çıkarıp, öteki koltuğa oturdum ve gelinin götünü seyretmeye başladım. Sanki bizim gelinin götünden patlıcan çıkarmışlar gibi, götünün deliği iyice açılmıştı. Bir sigara yaktım ve gelinimin büzüğü kapanana kadar seyrettim. Gelinim on dakika kadar ölü gibi hareketsiz yattıktan sonra anca kendine geldi. Koltuktan zar zor kalkabildi ve külodunu çekip eteğini indirerek tuvalete gitti. Çıktığında gelinime, “Bana bak, bundan kimseye bahsetmeyeceksin, değilse millete senin orospuluk yaptığını söylerim ve babanın evine geri yollarım!” dedim. Gelinim de ‘Tamam’ anlamında başını salladı.

    O günden sonra gelinim benle bir saniye bile yalnız kalmadı ve hiç konuşmadı. Sadece yanımızda birileri varken benle konuşuyordu. Oğlan iki ay sonra bizim gelini alıp İstanbul’a götürdü.

    amatör sex hikayeleri ensest sex erotik hikaye Evli Çift Hikayeler hikaye sex ilişki hikayeleri
  • Dul Kaynanam Ve Amcığı – Ensest Hikayeler

    Dul Kaynanam Ve Amcığı – Ensest Hikayeler

    Adım Sinan, bir devlet kuruluşunda memur olarak çalışmaktayım. Eşim de büyük bir hastanede hemşire olarak görev yapıyor. Ben bu siteyi 6 aydır takip ediyorum ve benim de uzun bir zaman önce başımdan geçen ve halen devam eden dul kaynanamla olan ilişkimi yazmak istiyorum.

    Ben ailemi hiç tanımadım ve çocuk esirgeme kurumunda büyüdüm, devletin imkanlarıyla da memur oldum. Bu yüzden eşimin annesini ve babasını kendi ailem gibi gördüm ve çok sevdim, saydım. Bundan 8 yıl önce eşimle tanışarak evlendik, mutlu bir evliliğimiz var. Evlendiğimizde kaynanam 40 yaşında idi. Biz evlendikten 6 ay sonra kayınbabam kalp krızi sonucu hayatını kaybetti. Kaynanam genç yaşında bir başına dul kalmıştı ve çok üzülüyor, rahmetlinin sürekli yasını tutuyordu. Birbirlerini çok seviyorlardı. Eşimle ben, kaynanamın kendini yalnız hissetmemesi için elimizden gelen herşeyi yapıyorduk. Eşimle karar aldık, hep beraber bizde otururken kaynanama, “Bak anne acını anlıyorum, fakat bu böyle olmaz, hayat devam ediyor, sen o evde kaldığın sürece bu acı hiç bitmeyecek. Bizim bir teklifimiz var, sen de bize taşın hep beraber gül gibi geçinir gideriz, senin de bizden başka kimsen yok!” dedim…

    Kaynanam kem küm etsede teklifimizi kabul etti ve bize taşındı. Belli bir süre sonra evini de içindeki eşyalarla birlikte kiraya verdik. Bir müddet sonra da rahmetlinin emekli maaşını da kaynanama bağladılar. Böylelikle kira geliriyle de ailemizin bütçesi rahatlamıştı. Kaynanam emekli maaşını ve kirayı alır almaz eşime veriyordu. Bankada rahmetliden birikmiş parayla da güzel bir araba almıştık bana. Hayatımız gayet rutin bir şekilde akıp gidiyordu. Biz eşimle işe gidiyor, kaynanam da evin işleriyle uğraşıp, akşam yemeğimizi hazır ediyordu. Eşim hemşire olduğu için haftada 2-3 gece nöbete kalıyordu. Ben kaynanama hiçbir zaman kötü gözle bakmadım, aklımın ucundan dahi geçirmedim. Kaynanama başka niyetle bakmak bana çok ters gelen bir durumdu. Kaynanam da zaten namusuna düşkün biriydi ve kadınlığını rahmetliyle birlikte toprağa gömmüştü.

    Aradan 2 yıl geçmişti ve biz tam aile olmuştuk. Kaynanamla geceninin ilerleyen saatlerine kadar uzun uzun seviyeli sohbetlerimiz olurdu, bazen eşim de olurdu bu sohbetlerde. Kaynanamla hiçbir zaman cinsellikle ilgili konuşmazdık. Yine böyle bir gün kaynanamla konuşurken, kaynanam, “Oğlum ben bir duş alayım, terledim!” dedi. Şaşırmıştım, kaynanamın ben evdeyken hiç duş aldığını hatırlamıyorum. Ama ne olduysa ondan sonra oldu, şeytan benim de içime girip beni dürtmeye başlamıştı. Bana neler oluyordu böyle? Bedenimi ateş basmış, kaynanamı çıplak hayal ediyor, sikim benden habersiz elimde olmadan kalkıyordu. Çok geçmeden kaynanam duştan çıktı ve doğruca kendi odasına giderek üzerini giyindi ve yanıma geldi. “Oğlum Sinan neyin var? Terlemişsin! Sen de bir duş al gel istersen!” dedi. “İyi olur…” diyerek yerimden kalktım. Bu arada eşofmandan sikimin kalktığını unutmuşum, kaynanam bunu farketti ve hafiften yüzü kızardı. Ben de utanmıştım, doğruca banyoya gittim.

    Banyoda kirli sepetinin üzerinde ne göreyim? Kaynanamın az önce çıkarttığı siyah külotunun amına denk gelen kısmı ıslak ve beyazdı. Külotu elime aldım inceleyerek burnuma götürdüm, kokladım. Aman Tanrım bu ne güzel bir kokuydu bu böyle. Kendimi kaybetmiştim, adeta sikimi kerpetenle sıkıyorlardı, dizlerimin bağı çözülmüş ne yapacağımı bilemiyordum. Sikimi çırakıp, külotun ıslanmış yerine başını sürtmeye başlamıştım ki, zangır zangır titreyerek yoğun bir biçimde boşaldım. Hayatımda böyle birşey ve bu kadar yoğun boşalmam ilk defa oluyordu. Tam bu sırada kaynanam banyonun kapısını açtığında dona kalmıştım. Kaynanamın da benden farkı yoktu. Kendini toparladı, hiçbir şey söylemeden elimden külotu aldığı gibi kapıyı kapatıp çıktı banyodan. Ne yapacağımı bilemeden çaresizce bekledim, kendimden çok utanmıştım. Aklım yerine gelmeye başlamıştı, demek ki kaynanam da benden etkilenmiş ki, amı sulanmış, belki de boşalmış diye düşündüm. Banyodan çıkarak yavaşça kaynanamın odasına yaklaştım. Kapısı hafif aralıktı, kaynanamı görebiliyordum. Elinde külotu, benim döllerimi inceliyor, hafif hafif kokluyor, eliyle hissediyordu. Beni görmemesi için geri çekildim ve kapıyı vurarark içeri girdim…

    Kaynanam kafası önünde, külotu bırakmıştı elinden. “Biraz konuşalım mı?” dedim. “Oğlum yalvarırım çık odamdan!” dedi. “Sakin ol, sadece konuşacam!” dedim ve yanına oturdum. Kaynanam yüzüme bakamıyordu. Elimle tutup yüzünü bana çevirdim, yavaşça dudağına bir öpücük kondurdum. Kaynanam hiç tepki vermiyordu, ben de yavaşça, onu ürkütmeden devam ettim. Boynunu, kulağını öpüyor, tekrar dudağına geliyordum, ama karşılık alamıyordum. Tam konuşacağı zaman elimi ağzına götürüp sus işareti yaptım ve tekrar yumuldum dudaklarına. Bu sefer hafif de olsa karşılık vermeye başladı. Ben de bu arada ellerimle göğüslerini sıkıp okşuyordum. Bu şekilde bir müddet öpüştükten sonra, kaynanamı yavaşça yatağa uzatıp, bacaklarının arasına girerek sikimi amında hissetmesini sağladım. Üzerindeki Bodysini çıkartmak için yataktan doğrulttum, Sütyenini de çıkarınca, elleriyle memelerini kapatmak istedi. Ama yavaş yavaş öperek ellerini çektirdim ve tekrar yatağa uzattım. Fazla sarkık olmayan harika göğüslerini deli gibi yalıyordum. Artık hafiften kaynanam da kıvama gelmiş, meme uçları kabarmıştı…

    Dilimle göbeğine kadar indim, eteğini hafiften beline dolamak istedim. Kaynanam eliyle beni engelliyor, “Oğlum yapma! Bu yaptığımız çok yanlış!” diyordu. Ama dinleyen kim? Beyaz külotunun içinde amı kabarmış, adeta sikime davetiye çıkarıyordu. Külotunun üzerinden amını okşarken, hafif hafif külotu ıslanmaya başlamıştı. “Hani yapma diyordun? Banyodaki külotun gibi bu da ıslandı, bir de amına sor istersen, istiyor mu istemiyor mu?” dedim. Kaynanam çaresizdi. Külotunu da çıkarttım. Gördüğüm manzara müthişti. İlk defa yaşlı biriyle sikişecektim, onların amı böyle olmaz diye düşünüyordum. Deli gibi kaynanamın amını yalamaya ve ısırmaya başladım. Müthiş zevk alıyordum. Amının suları yüzüme burnuma bulaşmış, hiç aldırış etmeden çölde susuz kalmış gibi yalamaya devam ettim. Kaynanam da iyice kıvama gelmiş, eliyle çarşafı sıkıyor, kafasını sağa sola sallıyor, hırlamalı sesler çıkartıyordu…

    Artık zamanı gelmişti, bir çırpıda soyunup, yarağımı tükürükleyerek amına hafiften bastırdım. O an kaynanamla göz göze geldik, mel mel gözlerimin içine bakarak, yapma der gibi bir ifadeyle boynunu sağa düşürdü ve gözünden yaşlar gelmeye başladı. Ama ben duracak durumda değildim. Ama garip birşey vardı, sanki bakire amı siker gibi girmekte zorlanıyordu sikim, kaynanam epeydir yarak yemediğinden olsa gerek. Yavaş yavaş git gel yaparak amının derinliklerine ilerliyor, yaşadığım anın tadını çıkartıyordum. Kaynanam da benden farksız, ohluyor ahlıyor, garip garip sesler çıkartıyordu. Ben biraz hızlanıp, biraz yavaşlıyordum. Tam bu sırada kaynanam kasılmaya başladı, çarşafı yırtacak gibi sıkıyor, deli gibi kafasını sağa sola sallıyordu. Ben mesajı almıştım, daha da hızlanarak sikimi amının derinliklerine dibine kadar sokuyor geri çekiyordum. Kaynanam uzun zamandır yaşayamadığı orgazmı altımda titreyerek kasılarak yaşıyordu. Kaynanamın amından çıkan sular çarşafı resmen göle çevirmişti. Kaynanamın orgazmını geçirmeden devam edip hızlı hızlı sikimi sokup çıkarttım. Artık benim de daha fazla dayanacak gücüm kalmamıştı, ben de boşalmak üzereydim. Kaynanamdan ilk defa, “Devam et, durma neolur, yine gelecem!” sözünü duydum ve aynı anda boşaldık!

    Birbirimize hiçbirşey demeden ve sikimi amından çıkarmadan, kaynanamın üzerine yığılmış vaziyette uyuduk. Uyandıktan sonra kaynanam kendi isteğiyle sikimi elleyip kaldırarak, üzerine oturdu ve kendini siktirmeye başladı. Tıpkı bir Amazon gibi ata biner vaziyette, kendini bir öne bir arkaya atarak, sikimi en derin yerine alıyordu. 10 dakika sonra daha da hızlandı ve bağıra bağıra boşalıp üzerime yığıldı. Ben daha boşalamamıştım, kaynanamı üzerimden kaldırarak altıma aldım ve hızlıca amına girip çıkmaya devam ettim. 5 dakika sonra müthiş bir şekilde kaynanamın amına döllerimi akıttım. Birbirimize sarılarak, canımlı cicimli konuşmaya başladık. Kaynanama, “Beni ne zamandır arzuluyorsun?” diye sordum. “Sinan yavrum ben seni bu eve taşındığım günden beri arzuluyorum. Rahmetliden başka kimseyi görmedim bu hayatta, onun için sana açılmadım. Ama hep seni düşündüm, kendi dünyamda rahatladım!” dedi. O gün kaynanamla sabaha kadar değişik pozisyonlarda sikiştik. Ama ne yaptıysam o gün bir türlü sikimi ağzına almadı, hiç yapmamış.

    Kaynanamla ilişkimiz yaklaşık 7 yıldır devam ediyor. Artık ağzına da alıp boşaltıyor, küçük göt deliğinden de sikiyorum 🙂

    aldatma hikayeleri ensest hikaye ensest hikayeler ensest sex erotik hikaye erotik hikayeler